Avlanın sandalında ayağı yapışıp kaldı
Nasılda görmemişti ardında bıraktığı yılları
Uyuya kalacaktı neredeyse bakarken geçmişe
İrkilmeseydi birden yalnızlığın kasvetiyle
Karşıki dağlar ah karşıki dağlar
Sapsarı olurdu buğday başakları bu zamanlar
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman