Kars Destanı (ortak şiir) Şiiri - Osman ...

Osman Öcal
730

ŞİİR


21

TAKİPÇİ

Kars Destanı (ortak şiir)

ahıska kardeşım hastayım hasta
bülbül gülden ayrı kalmaz mı yasta
yine tazeledin yarelerimi
kıştır ama keşke olsaydım karsta..aşık gürkani

Bereket bırakır bol olsun karı
Yiğidin harmanı aşık diyarı
Aha bu yüreğin dinmiyor harı
Bir sazım olaydı çalsaydım karsta........osman öcal

Elmas gibi durmaktansa kasada
Keşke sözlük olsam sizin masada
Saz fark etmez olmasa da olsa da
En güzeli kalem olsaydım Kars'ta...aşık gürkani

Sözü mertten söyler karsın adamı
Toprağına kurban alsın gadamı
İtirazı olan duysun sedamı
Yaylasından balı alsaydım karsta.....osman öcal

hayat varmı yokmu acaba marsta
bana oyun lazım gönlüm yok marsta
ayranı içmek var bir bakır tasta
bana da yer varmı şu güzel karsta......mehmet nalbant

İsterseniz biraz Antep'e gidek
Kars şimdi çok soğuk, soğuk da nedek
Davul zurna ile bir fasıl edek
Hele bir yaz gelsin gederik Kars'a....GENEYİKLİ

nasıl olsa bu yol antepten geçer
şairler şairi gözünden seçer
vallahi gönlümden bir katmer geçer
yiyelim de öyle olalım karsta.......mehmet nalbant

Gürkani gelince versin yanıtı
Dikeriz şanına altın anıtı
İşte Kars sevdamız işte kanıtı
Gönül ırmağına dalsaydım karsta……..osman öcal

Etli kaburgayı suyla kaynatıp
Suyuna bulgurla, pilavı yapıp
Pişmiş kaburgayı, üste kapayıp
Kapamalı pilav, lezzet yiyelim..........GENEYİKLİ

Bir hatamı ettik ara verdiniz
Antep dedim diye ara gerdiniz
Ben uyar oğluyum neyse derdiniz
Derman ise hemen gidelim Kars'a.....GENEYİKLİ

Datlı görünmeyen, yerde geziyim
Üç tepsi paklava, künefe diyim
Doymam amma nedim, bi tepsi yiyim
Gendimi zor dutuym, dotsuz yiyemiym...GENEYİKLİ

gurbette kalmışım gönlüm hep yasta
kimi gün iyiyim kimi gün hasta
hasret kaldım burda bir güzel dosta
çökelik yeterdi olsaydım karsta.......mehmet nalbant

bizim korkumuz yok hiç bir dayaktan
sıkıntımız vardır biraz ayaktan
ne gelirse bize gelmezmi haktan
doğru yol ordaysa kalalım karsta……….mehmet nalbant

Serhatler serhati ün almış Kars'a
Güzeli ses alıp divana dursa
Yurt yuva kurarım verirsen arsa
Öğretmen olarak kalsaydım karsta......osman öcal

Âşık gürkaniyem yüreğim yanık
Nice çilelere olmuşum tanık
Keşke bana olsaydınız siz konuk
Hepinize mekân olsaydım karsta… Âşık Gürkani

ister balından ye istersen kaşar
şairler coşmuşlar aras'la taşar
nice gönül dostu hep orda yaşar
hak nasıp etseydi olsaydım karsta........mehmet nalbant

Allahuekber’de yatar şehitler
Şad olsun ruhları vatanı bekler
Bütün üsdatlara güzel dilekler
Selamı dünyaya salsaydım karsta…..osman öcal

Diyarı Harputta geldik dünyaya
Höllügümüz birdir ve aynı maya..
Biz değimeyiz taşınsak ta aya..
Ben de çok isterdim doğmayı Karsta.........ilhami bulut

gürkani yol verdi aşıklar coştu
kimi yaya kaldı kimisi koştu
hepsi birbirinden güzeldi hoştu
atışmalar bitmez devamı karsta.......mehmet nalbant

06.12.2007

gelin şu muhabette benide alın
ben mani okuyum siz sazı çalın
su batan köyün de varın eğlenin
ermenin oyunu tutmaz bu karsta......irfan korkmaz

Osman Öcal
Kayıt Tarihi : 6.12.2007 21:41:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


ELAZIĞ'A SES OL GRUBU ŞAİRLERİNDEN KATILIMCI DOSTLARIN ORTAK ŞİİRİDİR.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • İrfan Korkmaz
    İrfan Korkmaz

    gelin şu muhabette benide alın
    ben mani okuyum siz sazı çalın
    su batan köyün de varın eğlenin
    ermenin oyunu tutmaz bu karsta......irfan korkmaz

    Cevap Yaz
  • İlhami Bulut
    İlhami Bulut

    insanların sesini sese katmaları kadar güzel birşey düşünüyorum..sayfana misafir oldum osmancığım..helal et...selamlar...

    Cevap Yaz
  • Fikret Oğuztürk
    Fikret Oğuztürk

    Bu şiirin hikayesi:

    KEHRİBAR GÖZLÜ YÜZBAŞI,
    İSTANBULLU,
    KEHRİBAR RENGİ GÖZÜYLE ANILIR.
    YİĞİT, BABAYİĞİT VE YAKIŞIKLI BİR ADAMDIR.
    SARIKAMIŞ’TA BİR BİRLİĞE KOMUTANDIR.
    GÜNEŞ BATINCA, ASKERLER YERDE DONMA KORKUSUYLA ÇAM AĞAÇLARININ DALLARINA ÇIKARLAR.
    DALLARA KUŞLAR GİBİ TÜNERLER ADETA.
    KEHRİBAR GÖZLÜ YÜZBAŞI, UYUŞMAYA BAŞLADIĞINI HİSSEDER. UYURSA DONARAK ÖLECEKTİR.
    ÖLÜMÜYSE, BİR BİRLİĞİN BAŞSIZ KALMA FELAKETİ DEMEKTİR.
    EĞER CANI ACIRSA UYKUSU KAÇACAKTIR.
    BU DÜŞÜNCEYLE DAYANDIĞI AĞAÇTA SIRT SIRTA VERDİĞİ EMİR ERİNDEN KASATURASINI İSTEMEK İÇİN ONA SESLENİR.
    ASKERDEN SES ÇIKMAZ.
    KEHRİBAR GÖZLÜ YÜZBAŞI ELİYLE ASKERİ SALLAYINCA ASKER DEVRİLİR.
    DONARAK ŞEHİD OLMUŞTUR.
    KEHRİBAR GÖZLÜ YÜZBAŞI, ASKERİNİN BELİNDEKİ KASATURASINI ALIR.
    SOL ELİNE VAR KÜCÜYLE SAPLAR.
    SOL ELİ KASATURAYLA BUZA SABİTLENMİŞTİR.
    SABAH OLUR.
    GÜNEŞ DOĞMUŞ VE GÜZEL BİR GÜNDÜR.
    RUS BİRLİKLERİ HİÇ BİR MUKAVAMET GÖRMEDEN BÖLGEYE GELİR.
    GÖRÜLEN MANZARA RUSLARI ŞOK EDER.
    ASKERLERİN BAZILARI KUŞLAR MİSÂLİ DALLARDA TÜNEMİŞ OLARAK DONMUŞLAR,
    KİMLERİYSE OTURUR POZİSYONDA YERE DÜŞMÜŞTÜR.
    RUS KOMUTAN AĞLAR.
    O DÜŞMAN DA OLSA NİHAYETİNDE BİR İNSANDIR.
    VAHŞİ RUSLARDAN DEĞİLDİR.
    İŞKENCECİ DEĞİLDİR Kİ, AĞLAR.
    RUS KOMUTAN CESETLER ARASINDA DOLAŞIRKEN KEHRİBAR GÖZLÜ YÜZBAŞIYA RASTLAR.
    ÜSTÜNDE OSMANLI ZABİTİ ELBİSESİYLE BİRLİĞİN KOMUTANI OLDUĞU BELLİDİR.
    RUS KOMUTAN HAYRETTEN TİTREMEYE BAŞLAR.
    YÜZBAŞININ KEHRİBAR RENGİ GÖZLERİ AÇIK VE YÜZÜ GÜLÜMSEMEKTEDİR. VE…
    VE TAŞ GİBİ DONMUŞ KASATURA SAPLI SOL ELİNDEN ILGIT ILGIT KAN AKMAKTA,
    KANIN BUHARLARI ÇIKMAKTADIR.
    RUS KOMUTAN BİRLİĞİNE ATIŞ NİZAMI VERİR.
    BİRLİĞİNİN ÖNÜNE GEÇEREK GÖZLERİNDE YAŞ SELAM DURUR. BİRLİĞE SAYGI ATIŞI YAPTIRIR.
    EVET BİZ BUYUZ.
    BİZDENSENİZ,
    SİZ DE BUSUNUZ.
    BU DEĞİLSENİZ,
    SİZ KİMSİNİZ?


    Kehribar Gözlü Yüzbaşı

    Üç beyinsiz diyordu, Mehmet Akif Ersoy’um.
    Talat Enver ve Cemâl, oyuldu oyum oyum.

    Talat şerefsiz mason, üçü de Alman gibi.
    Bunlar Sarıkamış’ın, şerefsiz müsebbibi.

    Osmanlı’ya hükmeden, Alman köpekleriydi.
    Osmanlı’da Paşayken, Almanların eriydi.

    Altı Asırlık Dev'i, savaşa sokanlardı.
    Bir imparatorluğu, kökünden yakanlardı.

    Sarıkamış Vahşeti, hep yazılıp çizilir.
    Facianın altında, tarih dahi ezilir.

    Ağlayacak yüreğe, sahip iseniz eğer.
    Bir sahne sunacağım, ölmeye dahi değer.

    Bu öyle bir sahne ki, çamlar buna şahittir.
    Sahnede yer alanlar, tam doksan bin şehittir.

    Soğuk bir cehenneme hazırlıksız gittiler
    Ne helâlleşebildi ne de veda ettiler

    Konumun kahramanı, doksan binden birisi.
    Allah’ın kelâmıyla, ölülerin dirisi.

    Kahramanım Kehribar Gözlü Yüzbaşı’mızdır.
    Taa İstanbul’dan gelmiş, akan gözyaşımızdır.

    Adı meçhûl. bilinen, kehribar renk gözüdür,
    Lâ ilahe illallah, en nihai sözüdür.

    İlikleri dondurur, Sarıkamış ormanı.
    Savaşmadan almıştı, tam doksan bin toy canı.

    Vakit akşam üstüydü, şehid adayları aç.
    Yerde donmamak için, tek çareleri ağaç.

    Askerlerin birçoğu, çam dallarına çıktı.
    Kimi soğuktan donmuş, kimi yarı ayıktı.

    Kahramanlar tünemiş, dallara kuş misâli.
    Tarihte yaşanmadı, bu olayın emsâli.

    Gecenin bir yarısı, bir ağaç gövdesine.
    Yüzbaşı dayanmıştı, dalıp rüzgâr sesine.

    Soğuk uyuşturuyor, uyursa ölecekti.
    Komutansız bir birlik, ne hâle gelecekti.

    Sırt sırta vermişlerdi, bir zavallı eriyle.
    Ne bilsin ki yoldaştı, kaderi kaderiyle.

    Kasaturası için, askerine seslendi.
    Bilmedi ki askeri, şehidlikle süslendi.

    Asker ses vermeyince, sarstı elleri ile.
    Ölüler uyanmaz ki, uğraşması nafile.

    Asker yana yıkıldı, kaskatıca donmuştu.
    Yüzünde bir tebessüm, şehidlikten onmuştu.

    Kehribar gözlerinde, dondu iki damla yaş.
    Bu ne biçim bir belâ, bu ne biçim bir savaş.

    Askerinin belinden, aldı kasaturayı.
    Kehribar gözleriyle, son bir kez gördü ayı.

    Sol elinin sırtını, karın üstüne koydu.
    Kasatura saplayıp, derin bir acı duydu.

    Acı çekersem eğer, uyuyup donmam dedi.
    Oysa vadesi dolmuş, Yüzbaşı’m bilemedi.

    Gece öyle soğuk ki, ilikleri dondurur.
    İT’çi koca orduyu, çam dalına kondurur.

    Doksan bin yiğit asker, uyuşur yavaş yavaş.
    Bir tek mermi sıkmadan, bitecek mi bu savaş?

    Ne toplar atış yapar, ne bir mermi sıkılır.
    Bir gecede dev gibi, koca ordu yıkılır.

    Sabah güneş doğunca, Ruslar bölgeye gelir.
    Geceye rağmen hava, düzeldikçe düzelir.

    Rusların komutanı, şok üstüne şok oldu.
    O bir düşmandı ama, gözleri yaşla doldu.

    Zavallı Türk askeri, dallara tünemişti.
    Yerde donabilirim, dalda donmam demişti.

    Kimi donup düşmüştü, kimi tünemiş dalda.
    Rus komutan Türkleri, buldu acıklı halda.

    Cesetler arasında, uzun müddet dolaştı.
    Cesetler arasında, bir cesede ulaştı.

    Gözü takılı verdi, açık Kehribar Göz'e.
    Hayret içinde baktı, gülümseyen bu yüze.

    Ceset kaskatı donmuş, sol elden kan akıyor.
    İrkilen Rus komutan, ağlayarak bakıyor.

    Böyle bir manzarada, Ruslarda yürek erir.
    Komutan birliğine, atış nizamı verir.

    Kendi selam dururken, içinden bir şey kopar.
    Askeri birlik ise, saygı atışı yapar.

    Şehidler ordusuna, nice türkü düzüldü.
    Bu öyle bir VAHŞET ki, düşman dahi üzüldü.

    Fikret Oğuztürk

    Cevap Yaz
  • Ersin Kayışlı
    Ersin Kayışlı

    YÜREKLERİNİZE, GÖNÜLLERİNİZE, KALEMLERİNİZE SAĞLIK. GÖNÜL DOLUSU TEBRİKLER VE SAYGILAR SUNUYORUM...

    Cevap Yaz
  • Ender Pehlivan
    Ender Pehlivan

    Kutlarım kalemi ve dost yürekleri.....

    Tebrikler...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (8)

Osman Öcal