Hayatın kendisi değiş tokuş kadar zorlu, geldiğimiz gün kokusu kadar eflatun esiyor rüzgar.Kimliğimizi kaybettik, başkalarına belli ki boyun eğdik.Cehaletin noktaları birleşse bile, ayrılığın noktaları birleşmiyor.Merkezim ele geçirilmiş kadar mahrem, boyununda ki doğum lekesi sanki.
-Sert zamanlarımda, sigara dumanını içime hapsetmekle başlıyorum.
Ruhumun baş dönmeleri, bana bazı şeyleri katletme fırsatı sunuyor.
-Aptal bir beyin kadar hapsoldum, ellerim paslı.
-Yıkamalıyım.
İlk baharın güneşli sesleri, bitki örtüsü fısıldamaları.
-Cehalet kadar adil değil, biliyorum.
Biraz daha bitmiş ve yorgunluk hisseyle kavrulmuş, gün ışığının kahve ile buluşan sabahına “Merhaba” diyebilen kazanıyor hayatta.
Yönergelerin beş ayrımı varsa, altı şapka kanunu da ben yazdım diyebiliyorum. Burada ben pişkin gülüşlerimi bırakırım işte, kombine edilmiş ilk bahar, aşk sezonu gibisin.
Uzaklardaki doğa ana kokusu, Cengiz Han’ın kılıcı kadar keskin, Ademin “Elma” tutkusu kadar iradesiz olur.
Günlüğümde ki harflerin ağırlığı kadar, nefretim de kendiliğinden seçili, suçlu ve hapsolmuş.
Koşma, yürü hatta emekle isterim, takılıp düşme diye.
Kayboldum çilekli puding’in içinde tanesiz ve bölük. Severim merdivenleri 3’er, 5’er çıkmak iyi gelebilir.
Daha değil;
-Biraz dinlenmeme izin vermelisin.
Yolların yağmurla ıslanması, insan kokusunu bastırıyor. Peki ya senin kokunu?
Neydim ne oldum diyorsundur şimdi, hangi bestesin, kim yorumladı seni, kimlerin boğazına düğümlendin.
Hangisinin alkolü olup sek, tek buzla içildin?
Belli ki çok SALAK’tın. Belki de çok akıllı olduğundandır, önemli değil. Kaybol işte bende.
Sabah çayım kupada, az şekerli lütfen. Ekmeğimi öpüp kızartır mısın? Reçelim koyu, kop koyu. Biraz da tereyağı isterim. Kahvaltıdan sonra yollarımın hepsi sana çıksın istiyorum.Soğuktan eve girerken gözlüğüm de ki “BUĞU” ol. Çenemde ki gamzelerim de belir.Saçlarımdaki rüzgar olsan bu arada günümü hafif kapalı, öğleden önce yağmurlu daha sonra açık ve güneşli, akşama doğru üşümek istiyorum.Gece de ay ışığınla sorgulanmak.Sana karşı benliğim kadar çıplak olduğumda, uykum olsan belirsizce gelip ittirsen, boşluğun sonuna kadar da uyandırmasan keşke…
-Dur, işte!
"İyi geceler." diyebilmek için bu çabam.
Uykunda görüşmek bencillik olur, zaten her sabahım bir ölümle başlıyor.Sen de öl istemiyorum.
Gecen iyi geçsin, uykun da.
“Karmaşıklığım ile birlikte.”
Tolga CanarslanKayıt Tarihi : 8.2.2014 22:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!