O gün kar yağıyordu ayrılıklar şehrinde
Acısını bilenler kaçmıştı kar tanelerinden
Bir sen kalmıştın boş caddelerde
Elinde darmadağın bir demet anı ile
Kar taneleri aceleciydi besbelli
Üşüyen ellerinde ayrılıklar solarken
Acıttılar kalbini sessizce
Artık telafiler gecikmiş
Yeminler beyaz toprak kadar cansız, eskimiş
Senin gözyaşların o ayaz vaktinde
Akarken kalbinin derinliklerine
Ben o sırada donuk camların ardında
Seni izliyordum ayrılıklar şehrinde
Birkaç güzel söz hala kulaklarımdaydı
Karlar düşmekteydi boş caddelere
Binlerce an akarken gözlerimden aşağı
Gökyüzü de sinsi sinsi ağlıyordu senin üzerine
O akşam vakti hayatımız donuk,
Hayatımız yavaş yavaş daha mat ve soğuk
Günler, anılar kar taneleri gibi donmuş,
Her biri eşsiz ama paramparça olmuş
Kalplerin ateşine bir kez değdi mi anılar
Bir daha hiç dönmemek üzere eriyip, gidiyorlar.
Karlar şimdi acımasız, aceleci, hırçın
Karlar ilk heyecanla dolu, kızgın...
Elbet onlari da yorulur bir gün
Gökyüzü de güneşiyle buluşur, susar, uyanır
Elbet yaralı kalplerde soğumuş kurşuni delikler
Bir gün ılık yağmur damlalarıyla kapanır
İşte o kar taneleri düşerken ayrılıklar şehrine
Ben o camların ardında bunları düşündüm sessizce
Bir daha gelemesinler düşlerime diye
Penceremi sıkıca kapatıyorum artık uyumadan önce...
Kayıt Tarihi : 7.6.2007 15:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!