Bugün bir karınca yuvası bozdum.
Ezildim, büküldüm, un ufak oldum.
Özüme dönmek istedim, toprağa.
Yalan dünyadaki gerçek uçmağa.
Toprak bahanem, nefsimi kazarım.
Özüm ol'caktı nihâyet mezârım.
İçine girmek istediğim mezâr,
Yıktığım yuvadan bile daha dar.
Üstüme henüz toprak atılmadan.
Boğdu beni kaburgam, acımadan.
Elimde olmadan yıkmıştım oysa.
Özür diledim, olsa da boşuna.
Adâlete sevkettim kör nefsimi.
İflâhım bildim ilâhî hâkimi.
Hâkim tebdîlim için fermân verdi.
Necât zâten benim için hayâldi.
Karınca olacaktım, buydu cezâm.
Yalnız böyle affolacaktı hatâm.
Onlar gibi bombalan'caktı yuvam,
Koparıl'caktı bedenimden kafam.
Yalnız birkaç haylaz çocuk yap'caktı.
Derk etmeden bütün bu fenâlığı.
Cezâm, karınca olmak demiştim ya.
Söylemediğim bir şey vardı daha.
Ben yalnız başıma yaşayacaktım.
Kolonimden dahî dışlanacaktım.
Derdimi bir başıma çekecektim.
Bu dünyâ kaç bucakmış görecektim.
Velhâsıl kelâm her şeyi karınca,
Karınca oldum adâlet kârınca.
Tüm bedâyiden mahrûm bir karınca.
Bu hâle geldim hâkim karârınca.
Dolunay çıkıp hava kararınca,
Oluverdim ben lâin bir karınca.
Kayıt Tarihi : 11.7.2024 15:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
05-11.07.2024 11'li hece ölçüsü.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!