İşte tüm bunlar sürüp giderken
Sen böyle sessiz,denizsiz...kendi korkularında.Kendi doğrularınla çelişirken bastırdı aşk.Tuttu saçlarımdan buz gibi suyun altına soktu yüreğimi..Aklım başıma gelsin diye mi yoksa aklımı başımdan almak için mi bilmiyorum ama …Nefessizim şimdi.Soğuk bir geceye açtım pencereyi,dondum iliklerime kadar.Ezdiğim çınar yapraklarının sesi kadar bile çıkmadı sesim.Cılız bir inilti karıştı geceye.Bağıramadım,haykıramadım sadece düşerken ayazda donan iki damla yaş aktı gözlerimden.Sen gittin sevgili…Attım seni geceye.Şimdi ısınır içim üzülme.Bak kapadım pencereyi.Bak öldürdüm içimde kalan hükmünü de.Sesini unuttum,tenini…hatta gözlerinin rengini.
İşte tüm bunlar olurken, sokaklarda köpekler didişirken ve yer kaynarken buldu beni aşk.Sardunyalar inatla açıyor hala,çiğdemler boynunu bükeli çok olmadı,güneş direnmekte.Güller gururlu ve asil bekliyor dalında şarkılar söyleyecek vefasız bülbülü.Bir ben kabullenemiyorum gidişini.Yenilgi değil…biliyorum bu yenilgi değil ,bu bir çeşit değişim.Mevsimsiz solması bir çiçeğin belki,ya da yalnızlığın soğuk duvarlara vurması gibi.
Gördün mü sevdiğim.İşte yine bahar.Üstelik sonbahar.Senin sevdiğin gibi.Sarılacak bir kucak arayışında üşüyen bedenler.Sıcak,sakin,huzurlu…Bir ben unutamadım seni,bir ben kabullenemedim gidişini.
Umurumda değilsin artık demeliyim belki,bir çizik atmalıyım adının üstüne,Katmalıyım seni de küllü hatıraların arasına.Yüreğime bastırmalıyım izmaritlerini,içtiğim tütün gibi.Çıkarmalıyım seni kuyulardan…Çöllerde dolanmalısın susuz,ve beni aramalısın bulana kadar.Ben oturup bir çeşme başında beklemeliyim seni asırlarca.Ölmeliyim belki bu aşk için.Ölmeliyim senin için.Doğru olan ne,yanlışları kim belirledi? Ne için, kim için, nerde, nereye kadar AŞK? Bir kez ölebilmeli insan aşk için.Hiç değilse hayatı boyunca bir kez.Sonuna kadar gidebilmeli yolun.Uçurumsa uçurum,ne çıkar Riskler ne içindir? Geride kalan ömrün ne kadarı asil? Ne kadarı asi? ne kadarı sadece bana ait? Artık sevmiyorum seni ile bitmemeli bu hikaye.Hala seni seviyorum diyebilmeli insan bir ömür aynı adama.Hala seninim,yüreğim hala senin diyebilmeli.Bitmemeli aşk,bitmemeli rüyalar…Onurlu ve değerli olmalı insan.Ve hiç değilse bütün ömründe bir kez aşk için ölebilmeli.
Çocuklar hala sokakta,bulutlar devleşiyor,dağ devriliyor akşama doğru.Yağmur pelteleşmiş hüznünü salıyor geceye.Suratlar asık,gözler kederli ve mat…dudaklar yıllardır unutmuş öpüşmelerin tadını. Soluk, buruşuk.Gitme(ler) .Ağızlarına susturucu takılmış bitmeler…
Gitme diyebilmeli insan...gitme...gitme.
Emine DenizKayıt Tarihi : 22.10.2005 02:34:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Emine Deniz](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/10/22/kargasa-1.jpg)
Senin gibi usta bir şair ve romancı diğer bir hanım kızım Nuriye Zeybek'in yorumunu görüyorum ve kendisine hak veriyorum. O da farketmiş senin sanatını...
Kutluyorum...
Kadir Tozlu
bir solukta okunan ve insanın yüreğini dağlayan muhteşem bir yazı...
bitsin artık denizine özlem...
Tek kelimeyle okuyunca dilini yutuyor insan,
Kutlarım...
TÜM YORUMLAR (5)