Şiirlerimi som ruhların irdelediği
Bir zaman tünelindeyim...
Başlangıçtan günümüze dek ölmüşlerin,
Şu andan kıyamete değin doğacakların
Önünde, yazdıklarım, yazacaklarım,
Güz civcivleri gibi titreşiyor...
Ekimin solgun öğle güneşinde
Gölgem ne kadar da kısa...
Omuzlarımda büyük bir ağırlık,
Yerin yedi kat dibine geçiyorum;
Düşüncem akkor;
Dilimi, kağıdı, kalemi
Ve benim sandığım her şeyi eritiyor.
Dünyanın en derin,
En zayıf noktasında
Bir okyanusun karanlığına patlıyorum...
Karetta-karetta! ..?
Yaşayan okurlardan hiç biri,
Duymuyor,
Bilmiyor,
İlglenmiyor...
Cızırtılar eşliğinde
Kendimi katlıyorum.
Karetta-karetta! ..
Oldu olacak,
Kırılsın nacak deyip,
Su altı mercan çarşısında
Sini kaplumbağası bir Sahafın
El yazmaları rafına atlıyorum.
Karetta-karetta!
Burası o kadar loş ki,
Artık bir gölgem bile yok...
Beyaz balinalı
Dalgıç ecem de nerede kaldı? ..
Meraktan çatlıyorum.
Kar-et-ta ka-ret-ta!
YUSUF BİLGE
3 Ekim 2011
Karetta karetta: Türkçe adı sini kaplumbağası olan bir tür deniz kaplumbağası.
Kayıt Tarihi : 5.10.2011 01:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!