Derler ki -öteki-nin'Dasein'ı olmazmış diye...
Varolsa da sesini duyuramaz.
O ki; ezilendir, o ki hor görülendir.
Dillerimiz, adetlerimiz farklı olsa da...
Birimizin destanı öbürüne bi savrumluk küfür bile olsa...
Biz ki, kanlı bıçaklı iki küskün kardeş de olsak,
İnancımız uğruna karşılıklı şehitler de versek...
İki kardeşin küfrevi karşılıklı savaşında...
Gene de birbirinden ayrılamayacak bir madalyonun,
İki yüzüyüz, biri biz diğeri sensin 'Öteki'...
Sana söylemeye dilim varmıyor -öteki diye...
Hatırlar mısın, vermedik mi omuz omuza,
Milyonlarca şehidimizin olduğu Büyük Cihat'ta...
Batırmadık mı alçakları yurdum balçığında...
Ama zaman geçince anladık ki...
İkimiziz balçığa gömülen...
Şarlatanın parasıyla kazdığı derinde...
Sen üzülme Şark'ın Yiğidi.
Sen de, ben de kayıp verdim...
Kardeşler kan, bıçak bilemezmiş...
Dağlara çıktım omuzdaşlarımla....
Hep seni sırtından vurdum...
Siz de bizimkileri.........
Ama omuzda taşınan katılıklar hep yüce simgeydi...
İkimizin çetin mücadelesinde.....
Ama sen benim kardeşimsin.
Benimki de benim şehidim, senin ki de....
Cihanın baş papazı tutuşturmadı mı elimize silahları...
Şehidimin, halkımın paraları papazın kesesini doldurmadı mı?
Nedir bu ters işleyen diyalektik...
Meğer kardeşimin şuuru kaybedip kendini yere bulmasında,
Sebep olan baş suçlu benmişim....
Şimdi ikimiz kanlı kavgamızı bırakıcaz...
Çünkü görmedim madalyonun tek yüz olabileceğini...
Önümüzde tatlı bir gelecek var...
Şehitler, kardeşçe bir savaşın değil, şarlatanın abidesidir.
İki el yeter şarlatan papazın gırtlağını boğmaya...
Hala bir bebenin yüzü parçalanmış...
Gözümden silinse de gönlümden silinmez.
Anlıyorum seni kardeşim...
Cani olan sen değilsin, seni yabancılaştıran...
Kardeşini bir domuz gibi görmesini sağlayan...
Biz kardeşiz hatırla....
At silahları, in dağından, bırak kampı karargahı.
Sen benim öbür parçamsın, kardeşimsin...
Vermişsek şehitler, şarlatanın hesabına yazarız.
Bitmezse bu çirkefçe savaş...
Bunun adına konmaz ne diyalektik ne de etik...
Budalaca yapılmış bir makyajın örtüsü bir estetik.
Kardeşim duyumsa şu yurdun bir cennet olduğunu....
Ellerimiz silaha değil, kazmaya küreğe sarılcak...
Yaralarımızı saracağız....
Parlayan ufkumuzu göreceğiz...
Evliyalar, peygamberler bakarlar umutla gökyüzünden umutla üzerimize...
Artık iki ayrı güneş iki ayrı dünya, iki ayrı umut, iki ayrı gaye yok.
Sen ve ben birsin....
İşte tamamlandı diyalektik.
Kayıt Tarihi : 15.4.2006 19:24:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Taylan Olgun](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/04/15/kardesligin-tohumlari.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!