Karda şehit taşıdık,
Hainleri kaşıdık,
Bizler siyah bereli,
Türke ümit taşıdık.
Kuşandık ge üçleri,
Sizi hain piçleri,
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Devamını Oku
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Yüreğine sağlık sevgili kardeşim.Kutlart başarılarının devamını dilerim.
Harika olmuş, yüreğiniz, kaleminiz daim olsun...Kutluyorum... Güneri Yıldız
SANIRIM KARDA TAŞINAN ŞEHİT, MEŞHUR FOTOĞRAFTAKİ AKSARAY MURATPAŞA CAMİİ ÖNÜNDE GÖRÜNENDİR.
O TARİHTE TAŞ MEDRESE ÖĞRENCİSİ OLDUĞUMDAN CENAZEYE KATILMAM MÜMKÜN OLMAMIŞTI. BU İSE İSTABUL'DA KATILIP TEKBİR GETİREMEDİĞİM BİRKAÇ CENAZEDEN BİRİSİYDİ.
ESKİ BİR FATİHLİ OLARAK SİZİ KUTLUYOR VE ALNINIZDAN ÖPÜYORUM.
SELAM VE DUA İLE.
O asil uslüp için, büyük yüreğe sağlık....
Karda şehit taşıdık
Karda şehit taşıdık,
Hainleri kaşıdık,
Bizler siyah bereli,
Türke ümit taşıdık
Küre ve Ilgaz dağlarından geçen İnebolu-Ankara yolu, kış aylarında
kapanıyordu. 1921 - 1922 kışı çok sert olmuştu. Ankara yolundaki kafileler arasında donma olayları yalnız kendi çevrelerinde birer destan olurken, bu olayın kahramanlarından birisi de, şehrin kapısı sayılan kışla önüne kadar gelmiş, yani taşıdığı yükünü hayatı pahasına gereken yere ulaştırmıştı. Bu Olay, şehir halkının gözleri önünde cereyan ettiği için herkesi ağlattı. Bu Olay, Kastamonu Seydiler Köyünden Şerife Bacı'nın şehadetidir.
Kurtuluş Savaşı
Şehit şerife bacının gerçek hikayesi
Aralık 1921 ayında birdenbire kar bastırmış, yolları kapamış,
Cepheye giden nakliye kolları geceye kalmadan yakın köy ve hanlara
sığınmışlardı. O gece kar tipisine rağmen sabaha kadar yürüyen ve kışlanın kapısına kadar gelebilen cephane yüklü kağnı arabasının, her nasılsa Kafilesinden ayrı olarak, genç bir kadının kışlaya kadar gelebildiği, şehre Girmek nasip olmadan şose kenarında sabaha karşı donduğu anlaşılmıştı.
Arabasındaki kıymetli yükün üstüne yorganını örten bu kadının bir elinde övendere olduğu halde, kollarını açarak yorganının üzerine dayanarak kaldığı, görevliler tarafından görülmüştü.
İki çavuş, genç kadının ölüsünü kaldırıp götürecekleri sırada
yorganın altından birden bire çığlık kopararak ağlayan bir çocuğun feryadını Duyunca şaşırmışlar ve şehit anayı bir yana bırakarak hemen yorganı kaldırmışlardır.
Gördükleri tablo şöyle idi:
Otlarla sarılmış top mermileri arasında birleştirilmiş çulların
içinde kundaklı bir kız çocuğunun donmaktan kurtulduğu ve müdahale üzerine Uyanarak meme için ağlamaya başladığıdır.
Cephane ve yavrusu yoluna kendini feda Eden bu kahraman anayı
Arabaya yerleştiren çavuşlar ağlaşarak, gün doğarken yola koyuldular.
Öküzler aç ve zayıf olduklarından arabayı çekemediler, bu yüzden çavuşlar öküzlere yardım ettiler. Bu kutsal yükü gurur ve iftiharla tümen karargâhının önüne çektiler.
Şehit kadını alaca önlüğünden ve başındaki benli örtüsünden
keşfettiler. Seydiler köyünden hemşehrilerine gösterdiler, onlar DA Ana ve çocuğu alarak köylerine götürdüler. Bu kadın gibi, adları sanları belirsiz NE analar, babalar ve yavrular vardır ki cephane taşırken yol boylarında şehit olmuşlardır.
*Milli Mücadele işte bu mucizenin, bu onurlu, güzel çılgınlığın
adıdır.*
Kutlarım Ümüt bey
selam ve duam ile
Can agrdaşım yüreğine saglık yazan elleirnden öpüyorum senin,,,o günleri anack yasayanlar bilir biz de onların torunları olarak,inşaallah bilenlerden oluruz...cenabı Allahdan vatan ugruna bayark ugruna millet ugruna sehit olan tüm gcmişlerimize rahmet diliyorum....
selam ve dua ile....
Vatan sevgisiyle dolu yüreği ve güzel şiirini kutluyorum...
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta