Karaya Aktım Şiiri - Elif Nida Özkan

Elif Nida Özkan
8

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Karaya Aktım

Gün bir söz bırakıp kulaklarına
Göğüne çekilip bulutlarına
Bir ucundan iblis çeker bir ucundan sen
Kollarını bağlayan deli-gömlekler,ne giyinsen?
Ardında kalem gıcırtısı kanat seleri
Duydunuz mu hey sez de duydunuz mu!
Bu da yazıldımı diye hiç sordunuz mu?
Atlara ve meleklere aşık olupta
Yer ve gök arasını tam bir soluklta
İçinize çekip yoruldunuz mu?

Mağaralarda ışık metropolde toz
İsa çıkıyor yokuşu dik merdiveni
Arabalar yol açın geri dönüyor
Hani öldü demiştiniz bakın gülüyor!

Kitapları gömdüler işte bu yüzden
Göz ve dilin önündeki kara dehlizden
Kan doluyor tacına kör kralların
Kirden renk çoğaltan sihirbazların
Karanlık aynasında gün nasıl son bulur
Ya Hira'yı bilen var mı? Nasıl OKU-NUR?

Kum zamanın ışıması
Çöl zamanın aşınması
ve yük toz içinde yürüyene ne zordur
Dönerek annemin ve İbrahim'in evine
Desem biraz zamana dur-suya biraz daha dur!

Cennetin tüm esmer taşlarını topladım
Ceplerimdeki yırtık kalbimden fazla değil
Şeytana o köprüde ayak üstü rastladım
Uzunca bir ateşi körüklüyordu sefil!
Beklemedim yürüdüm tabanlarım kapkara
Yüzümü söküp yerden başladım bir duaya
Kökleri bulut bulut o görkemli ağaca;

Ne olur
Gemileri
Dar sokaklardan geçir
Ve suları çekilen
Kirlenen-koyulaşan
Yaban denizimize
Üzerimize eğil...

Elif Nida Özkan
Kayıt Tarihi : 27.3.2006 15:10:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Elif Nida Özkan