Kar tanesi karanfil al şaraba boyandı
Özlemle bastırdığım kalbimin ateşinden.
Buz dağları tutuştu kızıl güneşle yandı
Nefretle kaçıp giden bir hayalin peşinden
Akşamla düşe dalan acı anlar uyandı
Kar tanesi karanfil al şaraba boyandı.
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Harikasınız hocam
Çok güzeldi yüreğinize sağlık
Saygılar kaleminize
Günler geceye döndü kahroldum azabından
Korkmaz mısın karanfil, Allah’ın gazabından?
Afet Kırat
Şirinizi, yüreğinizi , kaleminizi kutluyorum, dostlukla hoşlukla, güzellikle kalın..
Sizden öğreneceğim çok şey var daha;şiirlerinizi okudukça bunu daha iyi anlıyorum..Sevgilerimle Afet hanım..
Tam puanla kutluyorum
böyle güzel ve ahengli bir esere 100 puan derim. kaleminiz daim olsun. selam ve dua ile
kutlarım afet hanım akıcı ve bir solukta okunan dizelerinizden birini daha zevkle okudum selam ve saygıyla.
Sizi tebrik eder
Yüreginize sağlık.Allah sizden razı olsun.Allahın en büyük hediyesine mazhar olasanızAmin
Harika man'yı muhtevi şiirin kiymetini yorumlamak hadimize degildir.
Candan kutlarım.
Bir atasözü vardır:'Gözden ırak olan gönülden de ırak olur' diye.Benimki de öyle oldu herhalde?Rahatsızlığım nedeniyle dostlarla ilgilenemeyince,haklı olarak beni unuttular galiba!Dostlar sağolsun!
'Rüzgârlarla savruldu kan ağladı karanfil,
Gözyaşıyla son bulan suzinak bestesiyle.
Vuslatla yanan gönül şimdi perişan, sefil,
Sarardı yaprakları eylülün nefesiyle.
İcra kondu düşlere ahlar, kahırlar kefil,
Rüzgârlarla savruldu, kan ağladı karanfil.'
-a
-b
-a
-b
-a
-a
Kurgusuyla,vurgularıyla,sade anlatımıyla ve değişik kafiye dizilişiyle,tüm şiirlerin gibi harika bir çalışma Can Bacı.Başarılarının devamı dileklerim,tam notum selam ve sevgilerimle...Allah'a emanetsin Can Dost.
Korkmaz mısın karanfil, Allah’ın gazabından?
Bağrımda saklamaktı seni her an niyetim.
Yudum yudum içerken sunduğun kezzabından
Terk ettin acımadan bıraktın beni yetim
Günler geceye döndü kahroldum azabından
Korkmaz mısın karanfil, Allah’ın gazabından?
Ne söylenebilir ki öğretmenimŞİİR OKUDUM HERŞEYİYLE Alkışlar şiir yüreğinize Selam olsun dostelinden diyerek paylaştm
Hayranlıkla okudum.. Tam puanımla kutlarım...
Bu şiir ile ilgili 39 tane yorum bulunmakta