Sinsi bir hastalıkmış karamsarlık.
Yudumlamak yetmiyor , çaresizliği kafana dikmek istiyorsun ve şişenin dibini görmeden elinden bırakamıyorsun.
Önce yastığın taş kesiliyor sonra yatağın diken olup batıyor . Uykuya dalmakta zorlanıyorsun, uyanmaksa çaba istiyor.
İçinde isyan çıkmış. Ortalık savaş alanı. Cığlıklar, gözyaşları ve bir hayatta kalma çabası Usulca kanına işliyor çaresizlik
Boş bir çuvaldan farkı kalmıyor bedeninin. Çuvalı doldurup , sırtlayacak insanlarsa
seni anlamıyor, avaz avaz gozyaslarini ve kanlı çığlıklarını görmüyor
İnancını kaybetmek kemiklerindeki gücü emerken , kendini toprağa gömüp üstüne basasın geliyor .
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta