KARAM
Elinde kovasıyla bekleşirken
Çorak köyün çilekeş halkı
Gün doğumundan gün batımına dek
Suyu çekilmiş kör kuyunun başında
Biz,
Anlı-şanlı düğün yapıp gerdeğe girebilir miyiz karam?
Yazın sıcağından ve kışın ayazından
Kavrulmuş teni ve elleriyle
Bir kuru ekmek, bir tas sıcak aş karşılığı kazma sallarken,
Kömür çıkarırken,
Çeltik toplarken, tütün kırarken, demir döverken
On saat, oniki saat,onbeş saat insanlarım,
Biz,
Işık ışık salonlarda pasta kesip,
Mutluluk şerbeti içebilir miyiz karam?
Tarlada doğururken analarımız,
Yağmurda, karda küçücük ayaklarıyla çağıl çağıl sular,
Aşılmaz yarlar aşıp okula giden bebelerimiz varken,
Ölürken kızak üstünde karlı yollarda hasta babalarımız,
Biz,
Pırıl pırıl gözlerimizle
Ağız dolusu kahkahalar atabilir miyiz karam?
Şimdi cengimiz var karam, cengimiz…
Çorak toprakla,
Alan, ama hep alan çarkla…
Yoksullukla, haksızlıkla, hukuksuzlukla…
El ele, gönül gönüle halay çekeceğimiz günler uzak mı,
Boşa mı olacak cengimiz?
Karam,
Güneşli günleri bekleyemez miyiz?
Kayıt Tarihi : 1.4.2011 11:31:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Adnan Öney](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/04/01/karam-31.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!