Sen giderken,
Koylarıma yalnızlık yağıyordu
Soyunuyordu ufuklarımda maviler
Ve akşamlar yine bir hüznü kuşanıyordu
Susuyordu içimdeki deniz
Susuyordu derin derin…
Kenti yalnızlıklar basardı sen gidince
Tetikler dururdu anılar bir hüznü içimde
Gülüşün mutluluğun bir imgesi olurdu
Demir atardı kalbim gözlerine sessizce.
Sen yürüdükçe martılar susardı
Ey yağmur, sustur şu lacivert geceleri
Ben bir yıldıza söz vermişim
Savurmuşum gökyüzüne hayallerimi
Bak işte, özlemlerim sabırsızlanıyor,
Söz dinlemiyor kalbim artık
Ey yağmur,ıslat sarı saçlarını su sonbaharın
Kim anlayabilir seni, senden başka,
Kim üzebilir seni, sana rağmen.
Kim çizebilir mutluluğun yol haritasını,
Sen mutluluğa hazır değilsen.
Kim bakabilir sana, senin gibi
Bir sevdanın son kefiliyim
Gözlerinde 24 saat nöbetçiyim
Zaman soyunuyor içimde
Hem gündüz, hem geceyim
Aklımın ıssız varoşlarında
Ne zaman hatırlamak istesem seni
Asıyorum belleğimin duvarlarına resmini
Ve israrla gözlerindeki hüzne bakıyorum
Yakıştırabilmek için sevdana kalbimi…
Acıyla sevincin diyalektiğini düşünüyorum
Sen gidersin anılar kalır
Sevdan bitmeyen bir rüyadır
Her bakışda seni ararım
Hasretin içimde bir yaradır
Susun aylar, sussun mevsimler
Benimde dolunay bekleyen gecelerim var
Nöbet tutar ufuklarında sevdalı şafaklar
Sokulur bir samanyolu gibi her gece gözlerime
Mavi bir özgürlük olur düşlerimde gökyüzü
Öyle mahzun, öyler derbeder bakma bana
Yokluğun sesimin vadilerinde yankılanan
Düşlerinin ufkunda her akşam
Saçlarını ıslatan yağmur olurdum
Bir nehir gibi gözlerinde akıp giderken
Ruhsatsız gecelere düşerdi yolum
Gözlerinde sakladığın bu geceler
Sen bir kadın, sen anne, sen sevgilisin
Bakınca insana bir deniz gibi hüzünlü bakan
Koyu karanlık gecelerde yıldızlar ayartan
Maceralar ülkesi ömrümün son çeyreğinde
Sessiz ve aşka tutsak bir şark güzelisin..
Sen, kalbimin mırıldandığı en son bestesin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!