Ben seçmedim bu ekşi tadı
Bu arka bahçeyi
Ve bu göğü
Topraktaki uykum son buldu bir gün
Ve bir göl ırmağa dönüştü.
Başımı uzattığımda yerden,
Yükseleceğim sanıyordum
Yükseleceğim ve mavi bir denizde
Kaybolacağım.
Bilmiyordum dünyanın yasalarını.
Rüzgarın her zaman dost olmadığını gördüm,
Yere düşen yaprakları, çürümeyi,
Ve rüzgarın götürdüklerini.
Dallarımı kesen adamları,
Susuzluğu gördüm.
Pyramus ve Thisbe de bilmiyordu
Bu dünyayı. Aşkın iksiriyle
Yüzgeçlerine ve kanatlarına kavuştular
İki kişilik mavi bir sonsuzluktu evren.
Ateşin içinden geçtiler zarar görmeden.
Yer varsa onlar içindi.
Sandılar ki, iksir korur kendilerini yerin
Tahrip edilmiş yüzündeki kötülüklerden,
Ve kendilerinden.
Onlar ki, yanılmak sanatının ustası,
İki deli ressamdı sadece
Kanlarıyla boyadılar bir ağacı.
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
serçenin cama çarpması gibi apansız çarptım bu şiire, iyi şiirdi kadim bi seslenişti....
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta