Karadeniz'e Şiiri - Muharrem Öztürk 2

Muharrem Öztürk 2
18

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Karadeniz'e

Köpürüp duruyor asice
İsmi gibi kara
İnsanı alıp götürüyor
Her dalgada başka bir diyara
Sanki bir derdi var anlatmak ister gibi
Vuruyor sahildeki taşlara
Ardından nadide bir ceylan gibi
Geriye doğru süzülüp karışıyor
Ey karadeniz söyle bana
Bu çırpınışın neyi taşıyor.
Biliyorum ki her geçen gün seni çevreleyen beton
Daraltıyor yüreğini ruhunu sıkıyor
Umursamaz bir eda takınıyorsun neden sonra...

Nefret ediyorsun gemiden
Zira sen aşıksın takalara
Nice sevdalı sana açtı sırrını
Nice dertli döktü içini kıyına
Bilirsin nice ayrılık bekler yarını
Derman olamazsın vurursun kendini duvardan duvara
Sana kavuşmak için
Engin dağlardan koşar akarsular
Tabi kavuşmak özgürlüktür
Ve vuslata erene gayrı kimse vuramaz yular

Kenara gel de dinle sana söyleyeceklerim var
Buz gibi oluşuma bakma
İnsanlığa Bakarım ve içim yanar
Bilir beni çevreleyen bu kocaman kayalar;
Her ayrılıkta hasret kıyımı yalar

Akarsular Sert ve hırçın akıp durulur sende
Sen ki kıtalar arasında uzun bir perde
Ve hasret yüklü gemiler her seferde
Dönüp gelinceye dek yürekler hasretle dolar
Nice canı bastın bağrına
Nice gönlü acıya boğdun
Bilirim derman bulunmaz senin ağrına
Soğutmaz mı dökülen onca nehir
Dalga dalga atan kalbinin yangınını
Sana nazır olabilmek için
Hergün yükselen gökdelenler
Bozuyor senin manzaranı göremiyorsun doğayı
Bazen öyle hızla vuruyorsun ki kıyıya
Sallıyorsun bu koca dünyayı...
Güneş ufuk ve sen birleşince
Mehtap ne kadar da anlam kazanıyor
Hızla giden kayıklar bağrını deşince
Saplanınca atılan demir sana
Bilesin benim canım yanıyor.

Söylesene ey su yığını
İsmin mi kara senin rengin mi yoksa bahtın mı
Yere mi borçlusun yoksa göğe mi varlığını
Yüzün neden gülmez aynaya hiç baktın mı ?

1 Şubat 2020

Muharrem Öztürk 2
Kayıt Tarihi : 4.7.2020 21:32:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Muharrem Öztürk 2