Karabukleli Güneşin Oynak Işıkları

Hey
Seni seni
Beşiğini tekil orgazmlarla sallayan
Çelişkili kuku
Pisi pisi
Bu senin adılın olsun
Kaç açılı bir vulva taşıyorsun
Kafanın içinde üvey
Hadi ordan
Dili dışarı sarkmış kuyruğunu bileyen melek
Açımı daralttın
Açımı bir makasının deneyimiyle hırpaladın
Acil pansumanı gerekiyor derecemin
Aman tanrım
Ne kadar cilalı duruyor boynuzumun kemiği
Kalan diğer açısında pergelin

Ah pisi pisi
Kasığımdaki çıbanı patlatıyorum yaratılışınla eşgüdümlü
Bütün kızlarımla bir ateşin üzerine
Ateşin ahlakı yoktur
Yasası yoktur
Meme emen bir bebek kadar görmeye kapalıdır
Bu yüzden kavrulduk deliler gibi sıçrayarak
Alevin yumurtalıklarını soğurarak
Masumiyete asılmasın diye yüzün
Yüzüme tükür taa genzinden
Karabukleli bir güneşin heykelini yontar gibi
Suratıma suratını yapıştır
Çocuklarımın ölüsü için
Dikişini al iltihaplı tecridimin

Ey hemerosun ölümsüzleri ve köleleri
Ey binlerce yıldan sonra karnını dizlerine kaldıran insan
Ey toprağın kırbacıyla yontulmuş ense
Ayağa kalkmanın yorgunluğuna hürmet edip
Oturduğun sandalyenin faziletine erebilirmisin
İnsan
Ah benim narin nankör soydaşım
İnsan
Ah benim narin nankör soydaşım
İnsan
Ah benim narin nankör soydaşım
Sırtüstü düşmüş bir sandalyeye sövgüsüz oturmak istermi