"KARA ZALA"
BABAANNEM BİR ANADOLU
KADINI
Çok büyük kadındı, babaannem.
Çok büyük.
Bilir misiniz? Nasıl yaşar,ne yapardı?
Mecbur kalırsa kiprit yakardı.
Önce balkona çıkar,
Komşuların bacasına bakardı.
Duman görmediğinde;
Kiprit çakar,ocak yakardı. Aslında kipriti de, çırasıda vardı babaannemin.
Ama bu kadın hayata,böyle bakardı. Şimdi anlıyorum babaannemi,
Seferberlik gördü,öşürler verdi.
Babaannem büyük bir vatanperverdi.
Babaannem çevresinide çok severdi.
Sabahın ilk ışıklarıyla kalkar,
Eline çalı süpürgesini alır,
Kapısının önünü temizlerdi.
Sadece tarlasında,bahçesinde gezerdi babaannem.
Babaannem hayatı böyle kabullenirdi.
Babaannem üretkendi de;
Bir ineği üç beş tavuğu olurdu.
Onlara özen gösterir,gözü gibi korurdu.
Kümesten iki, üç belki beş yumurta alırdı.
Bir kısmını her zaman bir kenara kordu.
Bilirdi ki;
Muhanet denen bir olgu vardı.
Babaannem hayatı çok iyi anlardı. .
Babaannem güçsüze bilek,sevgisize yürekti.
Uzun süre yoksulluğa diretti.
Haksızlık görünce; yiğitti,mertti.
Babaannem benim gözümde,
En büyük mülk,en büyük devletti.
Mutluydu babaannem.Komşusu,ailesiyle.
Ara sıra tartışırdı bile,evin dedesiyle.
Ama kırıcı olmazdı,
Sayardı geçmiş yılların hatırını
Kabulenirdi beyinin söylediklerinin
her satırını.
Her şeye rağmen,alırdı hayatın tadını.
Babaannem bir Anadolu kadını.
Kara kuru bir kadındı babaannem aslında.
Buna rağmen;
Ne boya sürdü,ne pudura bildi.
Yapaylığa karşıydı babaannem,
Doğaldı.Olduğu gibiydi.
Şimdi öldüğünü
düşünüyorum,babaannemin.
İnşallah yanılıyorum.
Babaannem yaşıyor kaldı.
15.06.2005
Fikri Avşar
Kayıt Tarihi : 10.12.2018 16:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!