Ey karayemişli incir ağacı,
Sıcak soğuk,
Kavurmuş gümüş tenini.
Oyuk oyuk gözlerin,
Kambur dallarının arkasından,
Yok der gibi bakıyor yarın.
Sen, nelere şahit oldun ki böyle?
Uykuların kaçar geceleri
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
Devamını Oku
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık



