Zaman tükenir de, ışık biterse,
Ne olacak bilmem bizim halimiz?
Zamanın sahibi "Bu kadar! " derse,
Nerede kalacak hayallerimiz?
Şöyle bir düşünün, renkten eser yok,
Dağlar hep kararmış, ufuklar kara.
Ağaçlar, çiçekler karalı gül çok,
Ufukta çarpışan bulutlar kara.
Karaya meyletti yüreklerimiz,
Işıklı ortamlar kavranmaz oldu.
Kara ve parada dileklerimiz,
İnsanlı evrende zaman mı doldu?
Elimi uzatsam bulaşır kara,
Gittiğim yerlere ulaşır kara.
İşimde aklımda dolaşır kara,
Sanki benliğime sıvaşır kara.
Saraylar gözüme kara görünür,
Nice dostlar gördüm kara bürünür.
Ak diye bildiğim kara sürünür,
Yollardan öteye kara yürünür.
Gündüz mü, gece mi; var ışık ara!
Gündüzüm, gecemden daha da kara.
Hânemdeki tek çul içimde yara,
Bilmem hâlâ ak mı koca Ankara?
Bilmez yüreciğim ne söyler bana,
Sanma tezâhürüm gider yabana.
Gönül pâklığıyla Hakk'a varana,
Cennet olur vatan sonunda ona...
24.12.2014
Fatih-İST.
Kayıt Tarihi : 25.12.2014 13:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Benim dünyam böyle karardı, sizinki ak mı? E.Ö.

Kara Şiir'ime mesajını okuyunca; hemen rahmetli Sadri Alışık geldi gözlerimin önüne. O'nun çok garip ve mantığa ters gelen meselelerde dudağını yana doğru kaydırarak karşısındakine attığı meşhur bir 'bıyıkaltı' tebessümü vardı. O da öyle bir cevabi mesaj olurdu ki; o bakış kâfi gelirdi karşısındakine. O yer; mantıksızlığın bittiği, körlüğün ışığa garkolduğu, yeni umutların doğduğu, sessizliğin gürültüleri boğduğu yer olurdu.Ve yeni bir düşünce ufku açardı muhatabına. Ben de öyle bir tebessüm gönderiyorum sana. Ancak, şiirimi tenkit edecek bilgi hakkını kendinde bulmana sevindim. Bu davranış insanı kompleksten çıkarır ama, yenilerine de düşürebilir.'Öyle ise hakkından fazlasına tamah etme...' Onda da garez ve kin değil, teenni tavsiye ederim..Her zaman sevgimle...Enver Özçağlayan
...böyle karamsar tablo size hiç yakışmıyor...şahsen ben ufukta ışığı gördüm
...gözlerini kapatanlar elbet göremezler...ağa bey güneşten hiç ama hiç şüphen olmasın
...şiirin kendisini eleştirmek gerekirse genel bir düzen yok...'kara' sözcüğü her mısrada kullanılmış ki bu da şiiri boğmuş
...çoğu dörtlükteki kafiyeler çok zayıf (örnek ilk dörtlük: 'halimiz-hayallerimiz')
Şöyle bir düşünün, renkten eser yok,
Dağlar hep kararmış, ufuklar kara.
Ağaçlar, çiçekler karalı gül çok,
Ufukta çarpışan bulutlar kara.
'Ağaçlar, çiçekler karalı gül çok,' bu mısra manaca anlatmak isteneni anlatamıyor
...ve bu kıtanın 2. ile 4. mısraları arasında kafiye yok
...saygılar sunar, ellerinden öperim
TÜM YORUMLAR (2)