Yaldızlı çerçevelere hapsolmuş tedirginlikler
Renklerin avlusunda kırılmayı bekleyen lacivert gibi
Yalpalıyor paletin izdüşümünde
Kent homurdanıp dururken
Hüzne gömülmeye gönüllü evler
Damlayan damların geçirgenliği kadar
Boyun eğiyordu ıslanmışlığa
Becerebilirsem anlatacağım
Seyyar düşler yırtılırken orta yerinden
Kadim bir dosttur kabuklu yaralar
Madem ki hala sevilebiliyordu gidenler
El yordamıyla keşfedilen üşümeler
Kalp tüm mürettebatıyla hazırdı
İncinmeler yeniden
Yeniden…yeniden…
Becerebilirsem anlatacağım
Aşk kanatır
Ama
Bıçak bilmez ki ne kadar derine indiğini
Siz hiç hesap soran bir muşta gördünüz mü
Aceleci ağızlara suç ortağı
Kaldırımların hüzünlü taş dağıtıcıları
Aylaklık sermaye isteyen bir iştir
Becerebilirsem anlatacağım
Tası tarağı topladı ışıklar
Bir de rüzgar
Ah şu rüzgar
Öyle uzaklardan esme boşuna
Kavakları budadı şehrimin kırlangıçları
Borçlu kelimeler tahsil edebilir mi küflü yalnızlıkları
Bilmem
Bir sonraki günün yevmiyesinden harcarken anılar
Daha ne kadar sabreder
Damlar
Bu kent
Ve bu kararan
Lacivert
Becerebilirsem anlatacağım.
Kayıt Tarihi : 7.5.2006 19:44:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir sonraki günün yevmiyesinden harcarken anılar
Daha ne kadar sabreder
Damlar
Bu kent
Ve bu kararan
Lacivert
Becerebilirsem anlatacağım.
inci gibi mısralar su gibi akıyor kutluyorum şairimi sevgilerimle...
cenk aksal
bunlar yüreğinizden taşan ifadeler, biz onlardan başımıza taç yaparız.
TÜM YORUMLAR (6)