Kara Elmasdaki Grizû Faciası Kazâ-i Kade ...

Mehmet İslami
2535

ŞİİR


18

TAKİPÇİ

Kara Elmasdaki Grizû Faciası Kazâ-i Kaderin Bahane

Ey Ümmeti Muhammed düsturu ilâhidir
Dînî îlmi hakikâti arz etmek isterim
Ecel TEGAYYÜR etmez asırlardır vâkidir
GRİZÛ; bâhanedir, tefekkür edin derim

Sebepsiz hiçbir şeyi yaratmamış Yaratan
Gece ile gündüze nazar kılın oradan
Esmâ-i mukaddesi RAHÎM çıksa aradan
Onsekizbin âlemde yoktur artık bir yerim

Ellâh rahmet eylesin bilki şehidler ölmez
Buyuran yaratandır, kulunun dahli olmaz
Sûreta müselmanlar bu ulvîyâtı bilmez
Feryadı figânımdan duman altı9nda serim

İnsanız yüreğimiz yufkadır merhamet var
Acırız, üzülürüz yüreğimiz kan ağlar
Bağırıp çağırmazsak şehidlerdir bahtıyâr
‘Böyle imtihanlarla sınıyorum’ der, Kerîm

Ana rahmine düşüş, tam yüz yirmi gün olur
Melek gelip duvar-ı Rahimden onu alır
Hayy mi mevt mi olacak cevap Ellâh’tan gelir
İşte kula kaderin yazıldığı bu yerim

‘Mal ile evlât ile karıyı koca ile
Talepci talebeyi müderris hoca ile
Köşkleri sarayları is tutan baca ile
Yoksula mal veririm zengini fakr ederim’

Cehâlete mazeret aramak ne demektir;
“YÂ RABB! SABIR VER” demek belâyı istemektir
Hayâtta kalmak için sarfedilen emektir
Helâl kazanmak için yer altına giderim

İmtihan meydânıdır kürrei arz mümine
Sabredeceğiz gardaş imân ettikse dîne
İbretle bak ümmete kan ağlatan o, güne
Bu düşen ataş ile İbrâhîm’i öğerim

Bu ataş, tüm ümmeti muhammede düşmüştür
Elem, keder, acıyı gardaşlar bölüşmüştür
Müfteri hainlerle yonanlar gülüşmüştür
Hainin ihaneti yanına kalmaz derim

Ömrü, şaki-said mi ve de rızkı yazılır
Menfiyi tercih eden ebediyyen üzülür
Vakti merhun dolunca mezarı da kazılır
İşte bunda Habîbin şefâatin isterim

AKABE BİR-İKİ’de Resûle biât eden (s.a.v)
ENSÂR’dan SA’D BİN REBÎ’ HAZREC Kabilesinden
UHUD: ON İKİ KARGI ÖNÜNDEYDİ GÖRDÜM BEN
ŞEHİD’Mİ, YARALI’MI? BAKIN BİLMEK İSTERİM”

Aradılar şehidler arasında buldular
Son nefeste, verdiği derse şaşıp kaldılar
Resûle Selâmını, nasihatı aldılar
Canlı iken Resûle yardımınız’ isterim

Deyince şehadetin şerbetini içmiştir
Vücûdu delik deşik bu dünyâdan göçmüştür
ZEKERİYYÂ’yı yahûd testereyle biçmiştir
Kader de yazılanlar, tecelli eder mirim.

Salise; geri kalmaz ileriye de geçmez
Temeli sağlam çınar balta vurmazsan göçmez
Ömrü tamamlamayan ecel şerbeti içmez
Lütfu da hoş kahrı da, her şeyini severim

Menderese yapılan sabotaja bir bakın
Yüzdoksan iki kişi hıfzındaydı afâkın
Uçak düştü, mâ’ada ölüm yaftası takın
Var ise Menderesin bir çiziği gösterin.

Sen neden ölmedin diye getirdik de ülkeye
Millete ekmek verdin sen esvap verdin diye
İpe çekti Türk olmayan kâfirler bitevîye
Yetmiş iki senedir kanla irin ciğerim

İSLÂMİ’ye hançerdir düşmandan gelen çile
ELLÂH! Sevdiği kulu böyle imtihan ile
Çıkarıyor, hamdolsun, en yüksek dereceye
Nesimî’yi yüzerken, Mansur’uda döğerim

Mehmet İslami
Kayıt Tarihi : 17.10.2022 15:58:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet İslami