allah onu teslim aldığında
kokusunu bir fesleğene bırakıp gitti.
ilçeden bozma küçük bir anadolu kentliydi
üç gün yas tuttu tarla kuşları
üç gün börtü böceğe panayır
üç gün yüzümüz buzul
her yıl aynı gün yağmur taşıdı kuşlar
ruhumuzun tarlalarına
acımız göndere çekildi her yıl aynı gün.
sır değil
birbirimize sokularak kanırttık böğrümüzdekini
fırtınayı kim kesti sır değil
yara bere içinde döndük
başaklar kadar ağırdık doğrulmadı boynumuz
içimizdeki o çocukluk ülkesinden sürgün
yuvarlanıp durduk.
siyah giyme mecburiyeti koymuşlar masaya
masa bizim değil ki
üstelik bizim acımız kara bir şilep.
makasçının gücünü ne bilsin istasyon şefi
modern bir dans gibiydik dal gibiydik
yamaçlardan atlar gibiydik
dön elin göğsünde dön ah tra la la
bir pankartta söylenmemiş şiir gibiydik.
sonra değil
günlerden herhangi bir her gündü
modern zamanların modern cellatları
vur ha vur, vur ha vur
şehadet ederim ki korktuk
çok korktuk iplerimiz gerildikçe
sesimizi incelttikçe incelttiler
sus ha sus, sus ha sus
kokusunu bir fesleğene bırakıp gitti
yağmura karşı dur ha dur.
oysa düşük bütçeli bir harbin gazisiydik
yine oğullar verdik kızlar verdik
diliniz töreniz batsın
yasanız tasanız batsın
sazınız sözünüz batsın
karnınızın gürültüsünü sattınız
hepiniz birbirinize kıymık.
11 Haziran 2020
Sema Enci
Kayıt Tarihi : 30.12.2024 23:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.