Selda'nın ezgilerini yasaklamışlardı.
Madenci türkülerinden bahseden.
'Giderim ben de, ben de
Bir arzum kaldı sende'
Çünkü madenciler
gidip dönmezler
bazen.
Kalanların gözlerine kara bir gurbet akşamı çöker
Boğucu bir ölümün yasıdır yinelenen.
Ardından,
bu dünyada işleri iş
öbür dünyaları
garanti edilmiş
beyefendiler,
mühür, imza, dosya derken
ölenlere
üç on para tazminat belirler.
Eliniz değmişken beyler,
bir hesap daha yapın becerebilirseniz eğer
hanımefendinin kolundaki lüks saat
kaç işçi eder?
Sen de gittiğin yerlerden
geri dönmeye gayret et
memleket gözlerinle.
Çünkü ben okumayamadım
madende ölenlerin haberlerini.
Bakmaya gücüm yoktu
madenci eşlerinin gurbet karası gözlerine.
Kayıt Tarihi : 22.5.2010 21:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bir hesap daha yapın becerebilirseniz eğer
hanımefendinin kolundaki lüks saat
kaç işçi eder?
işçi güvenliginin ne önemi olurki adı üstünde nede olsa işçi
saatler saatler işte asıl mesele
tebrikler ifadeler enfesti kutluyorum
Yıl bindokuzyüzyetmişsekiz,
Herkes vatanı kurtarıyor,ne demekse…
Yoldaşlar da ülkücüler de aşka yabancı
Gündüz çatışanlar gece sinemada aşk filmlerinde ağlardı
Aşkın yitik kuşağıyız
Bundandır suskunluğum,kızarmalarım…
Siyah beyaz filmlerden çaldığım sözcükler vardı
Gözlerinde lal oldum,söyleyemedim
Fırtınalarım gamzelerinde yatıştı,sustum.
Her soruna cevabım iyiyim’di
Oysa anlatamadıklarım bağıramadıklarım,
buradan kıyamete yol olur
yeni öğreniyordum Türkçeyi
radyolarda aşk sözcükleri arıyordum
sadece sana söylemek için
hatta arkadaşımdan ödünç kazak bile almıştım
sadece senin görmen için
anlatamadım, içimde kaldı düşlerim
serde erkeklik vardı
yazlık sinemaya beraber gidemedik,
mahalle baskısı değil, param yoktu.
film arası şarkılarda bakışırdık belki de
ellerini tutamasam da…
Sana koşarken
Mahalle bakkalının camında saçlarımı tarardım,
Yol boyu her su birikintisinde ayakkabımı temizler,
Adını bilmediğim çiçekler aşırırdım tanımadığım bahçelerden
Sol yanımda düğün vardı
Gülüşüne koşarken tanıştım kalbimle
Yaşamla tanıştım
Dahası şair oldum
Fırıncının camında son kez kıyafetimi düzeltirken
Seni düşünürdüm en masum düşlerle
Sana koşardım cennete koşar gibi.
Ama sana hiçbirini anlatamadım
Serde erkeklik vardı ne de olsa,
Bir de vatan kurtarma sevdası…
28 Ocak 2009
İbrahim EROĞLU
...
tüm madencilere yüce Allahtan rahmet dielrim.
TÜM YORUMLAR (12)