ey insan,anlattım sana sırasız hikayelerimi,
kalk gidelim dedim sen ayaklarını vuruyordun
tanrının arzına o ilk çocukluk yalnızlığıyla
dokun ve çok derindedir yaralarımız, ayyuka çıkıyor
sen susunca en savunmasız cephelerde yüzümüz sonra
fırtına çıkacak sanıyorum ayaklarımın tabanında,
bir ihtiyat suali cebimizde ve
Âlâyiş-i dünyâdan el çekmege niyyet var
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var
Devamını Oku
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var
Artık doğayi ağlataN o kadar çok şey var ki,insanın bencilliğine yenik düşüyor her şey.Güzel anlatmışsınız,kaplumbağanın gözyaşlarını...alnımızdaki kırışıklık yeterince sokuluyorken tanrının sonsuz dizelerine
inandım oysa senin gibi daha çok inanmak isterdim.TEBRİKLER...
Güzel bir eser kaleme almışsınız.Tebrik ederim.
saygılar...
Dr.İbrahim Necati Günay
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta