Silkeledikçe sancının vuslatını
Dizlerime koy sevdalı başını
Yürü kozalaklı ormanlarımda
Çocuk düşlerin yanında olsun
Kırıntı sevinçlerimle bul beni.
Bir hamak yaptım gülüm sana
Gün ışıklı denizleri aş da gel
Pulların dökülsün şakaklarıma
Üfle yüreğime, mızrabınla sev
Gerdan kır, titre şarkılarıma.
Attım tecrit korkuları yüreğimden
Yırttım hüznün kirli yorganlarını
Koynundan çıktım zifiri anıların
Sana, ışığına sevdalıyım ay gülüm
Ceylan sekişlerinle sokul sağrıma.
İzimi sür yine kartal gibi semalarımda
Aşkın pikesiyle süzülüver ovalarımda
Yüreğindeki vefayla yerleş odalarıma
Göğsündeki şifayla kurul sofralarıma
Merhem ol geçmişimin sızılı yaralarına.
Göçlere vurdum kervanlarımı, çöllerdeyim
Mavi bir gök altında, sevda denizindeyim
Suskun ağıtlarıma aldırma, hep seninleyim
Ayın şavkını astım çadırıma, özlemlerdeyim
Kapatalım mevsim kapılarını, üşümekteyim.
Kayıt Tarihi : 16.1.2008 13:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Efkarı savurdukça dudağımızdan dokunulası bir hüzünle kavrulur yüreğimiz. Tersine yürüdüğümüz susku/nun yollarında düşler salıncağı sevdaya sallar bizi. Enkazı kalkmamış aşk’ların günaydınları süzülür sarnıçlarımızdan ve biz avuç avuç sularla her sabah yorgun yüzümüzü yıkarız.
TÜM YORUMLAR (1)