Gizlenmiş çığlıklarım, ruhumun dilsizliği altında.
Penceremi açtım uçurtmaların kuyruğuna iliştirmek için saklı seslerimi bir solukta.
İpi kopuk balon gibi havalandı hepsi dipsiz boşluğa.
Sağır tekmeler indi tek tek, morarmış boğuk ruhuma.
Kapılar aralandıkça yanılgılar fışkırdı, ifadelerime yenik yüzüme.
Tırnaklarım doydu ağzına kadar pisliğe,
Tırmandıkça gerçeğin kanlı yumuşak yüksekliğine.
Küçük iplerinden çektikçe sökülen zaman,
Dikenli faturalar çıkardı beynime; diklemesine,
Ve idama vuruldu gülüşlerim,
İhanetle kanserlenmiş küflü ilişkilerimde.
Yankılı yaralar açıldı; yükü ağır, eceli yakın sözlerimin teninde.
Kutsanmış günahların suyunu içti yırtık kalbim, bir tülün gölgesinde.
Tavan arasında türeyen kirli ayaklar,
Son cinayetini işledi ressam edasıyla, etten zemine.
Ve çatıdan odaya süzüldü uyku,
Delik damarlarımın çıkarcı düşlerine…
Kayıt Tarihi : 25.3.2007 17:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!