Gözler devrilir,
eller titrer,
kimsen kimsin önemli değil
Ben yazarım,
ben çizerim,
karalarım da
şimdi yeri değil!
Korkak kertenkeleler,
duvarlarında gezer,
beyaz sarayın
Biri bidon, diğeri turp,
içine kat sirkeyi,
yap turşuyu,
biraz da tuzlayın!
Havadan sudan,
konuşulur da
bilmem görmedim tokalaşanı!
Bre buradan geçtik,
oradan olduk,
bre hiç sezemedik yaklaşanı!
Bak yollara,
bak her yere,
bak sevenlere,
gör bak beni her yerde!
O gidiyor,
bu geliyor,
çıkıyorlar alışverişten,
torba torba cesetlerle!
Bir palto,
bir pantolon,
bir şapka,
bir çanta,
bak ayırdı bizi sizlerle!
Yapma dedik,
etme dedik,
dinletemedik,
dinlemediniz,
yaşayın şimdi bu izlerle!
Alnınızda yazan yazı,
çok aşağılık,
anlatamadım demi,
şiirle veya reple?
Olur olmaz dövmeler,
ömür boyu sizi tanımlar,
kimse de koluna faça atmasın!
Derdinizi sikeyim ulan,
benim de sevdiklerim öldü,
ben de zamanında çok yandım!
Kuş uçuyor,
tohum açıyor,
kar yağıyor,
çamurda batıyorsun,
çıkıyorsun yaşamak için!
El sallıyor,
kız gidiyor,
seni üzüyor,
dost çalıyor,
kan kanıyor,
inat ediyorsun sevmek için!
Su içiyor,
yemek yiyor,
dans ediyor,
şarkı söylüyor,
uyuyorsun kalkıyorsun,
savaşmak için!
Yazıyorsun,
çiziyorsun,
siliyorsun,
çöpe atlıyorsun,
kokunla devam edip,
duruyorsun bitmek için!
Tükenmedin,
düşmedin,
küsmedin,
bitmedin,
kaldın,
onlardan bir kelime duymak için!
Geldin,
gördün,
yenildin,
şimdi baştan yazacak
ve yaşayacaksın,
kanunuma uymak için!
Öyle ya da böyle,
sandığın dünyayı,
sandığında saklamak,
en iyisidir bilmelisin!
Harap olmuş hayatının,
duvarlarında yazan yazılarım ben,
okuyup geçemediğin!
Yüzleş,
onmaz yakışıyla gerçeklerin,
kendinle barışık olmanın,
hiçbir şeye faydası yok!
Şişmansın,
tembelsin,
hayatsız bir eziksin ya da
insanlık nedir bilmeyen,
orospu çocuğunun tekisin!
Ellerim,
sözlerimle,
bütün hayatını,
siker geçerim,
acımam,
aklından aldığım hayallerine!
Gözlerimden çıkan,
ateşten kaçamazsın,
atlayıp kaçsan bile,
gözyaşlarının sellerine!
Öleceksin,
ölmeden hesap verip,
bedel ödeyeceksin,
ağzından dışarı,
bir bakla bile çıkamayacak!
Uzun adamın da,
yediği hurmalar,
bir gün tırmalayacak
ve maalesef,
götünden sıçamayacak!
Ben Tanrı’nın,
bana söylediklerini söylüyorum,
kalemimden bir kelime,
öznel sanat çıkmaz!
Kalır bu atıflar,
beyninin en derin köşelerinde,
kutsansan bile,
artık senden kanat çıkmaz!
Ağlıyorsun,
seviniyorsun,
seviyorsun,
saçıyorsun,
sırf kendini,
bir bok yerine koymak için!
Komşuna gülüyorsun,
soruyorsun,
hiç umrunda değil,
sırf arkasından,
yuvasını oymak için!
Kazanıyorsun kaybediyorsun,
kalkıyorsun düşüyorsun,
şu sefil hayatına,
bir anlam katmak için!
Gece yürüdüğün sokaklarda,
burnun havada bakınıyorsun,
suçunu başkasına atmak için!
Haysiyet, şeref, namus,
yok lügatında,
çalıyorsun ama yaptım diyorsun,
sırf yaptım demek için!
Toz kusmak kaderini,
kendine reva gören,
şu adamlar da
götünü siktirsin,
bir parça ekmek için!
Bir günde,
tepe takla olacak düzen,
tepeyi yok edenler,
götsüz kahraman olacak,
uyanmak için!
Tepe yok,
piramit yok,
Filistin’e bomba yok,
sen yoksun biz varız,
Çin'i de sikmişiz,
Doğu Türkistan için!
Hepsi beşi bir yerde,
dizilecek önümüzde,
büyüklerinin önünde,
kanunuma uymak için!
24/12/2023 23:48
Ali Rıza Fatih BakırcıKayıt Tarihi : 13.2.2024 11:43:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!