Kanije'nin Savunma Destanı

Alper Kürük
1199

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Kanije'nin Savunma Destanı

Kanije denince gelir akla
Koca 'Tiryaki Hasan'
Ki yerleşmişti saraya
Delikanlıyken 'Sultan Süleyman'.
Kılıçtan keskin zekayla
Herkesi bıraktı kendine hayran.
Türk'ü temsil etmek için gelmiş dünyaya
Cesur,zeki ve kahraman...

Macaristan'a bir seferde
Toplar çamura saplandı.
Samurunu çıkarıp sırtından
Salıverdi çift mandayı boyunduruktan
Koşuldu onların yerine...
Bu fedakârlık üzerine
Kahraman erler toplandı
Koşuldular onlarda bir bir
Ağızlarında TEKBİR
Çıkardılar topları çamurdan.
İçten sevdi herkes Paşa'yı
Seçmişti asker o an
Kendine yaraşır 'Baba'yı.
Birgün Paşa gönüllüce gitti
Kanije'ye kumandan.

Avusturya'lı Ferdinand
Emrinde elli bin düşman
Kış çatar çatmaz
Fırsat bu fırsat
Geldi dayandı kaleye.

İçtiler and
Kaleyi vermemeye
Başta Tiryaki Hasan
Ve kendisi gibi bir avuç kahraman.

Yardım ümidi kesildi bir yandan,
Topladı önce eratını
Yükseltti mâniviyatını.

Kale önündeki söğütler ile
Yaptırdı barut,
Baş vurulacak son çare idi hile...
Türk Serdarına güya
Yazdığı gizli mektuplar
Geçtikçe düşman eline
Sardı kâfiri tatlı bir rüya...
Tam yetmiş gün Hasan Paşa
Nâil oldu emeline
Kaleyi vermedi düşman eline.

Rastlamaz mektupların
Böylesi güzeline.
Bir mektubu şöyle:
'Askerim haddinden fazla,
Depolarım dolu cephane,erzak
Bizi etmeyin merak'.
Bir diğeri böyle:
'Cephanem,erzakım yok,
Çarpışmam diyor erat
Çabuk yetişin,imdat! '
Çılgına döner sevinçten düşman
Kafası karışır kumandanın.
Getirilir bir mektup daha o an
Yine Tiryaki Paşa'nın;
'Erzakım,cephanem yok dedim
Kandırdım düşmanı
Kale önüne çektim.
Yola çıktığınız haberi geldi...
Dileğimiz Vatan için ölmektir,
Düşmanı iki ateş arasına
Artık kıstırdık demektir...'

Paşa'nın emrindeki
İki dönme hıristiyan
Kaçmıştı kaleden.
Haberdar ettiler düşmanı
Kalenin feci hâlinden.
Birkaç gece geçmeden
Ele geçti bir mektup:
'Muvaffak oluyorum hilemde
Güya kaçmış gibi benden
İki casusumu soktum
Düşman arasına sezdirmeden.
Onları kandırmak için
Kalemi kötüleyecek,
Düşman da bu karda,kışta
Kalemizin önünde
Gafil,gafil bekleyecek...
İç yüzü budur işin
Aman çabuk yetişin! '
Ertesi sabah iki hâinin
Mızraklarda kesik başı
Bağırdı kale önünde bir Alman:
'Hasan Paşa...Hasan Paşa...
Hilen meydana çıktı,
İşte adamlarının hâli,
Çıktık say senle başa...'

Yetmiş gün böyle geçti
Hep mektup uçurarak.
Yapılan birkaç hücumda
Topçubaşı 'İncekara Ahmet Ağa'
Atış yaptı sola,sağa...
Attığı her gülle tam hedefini buldu
Etti düşmanı perişan.
Karlı bir kış gecesi
Koca Tiryaki Hasan
Bir huruç yaptı ansızın
Bozguna uğrayan düşman
Gelip vurdu zannetti
Türk Serdarı arkadan.
Kimi nâmert öldü
Kaçtı canını kurtaran.
Harp meydanı sanki
Kâfir kanından bir göldü
Suladılar atlarını bu gölden
En önde Tiryaki Hasan
Ardı sıra bir avuç kahraman.
Kanije duvarları değil
Sarmıştı onları Vatan
Ebediyyen ve gönülden...

Alper Kürük
Kayıt Tarihi : 27.10.2005 10:42:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Alper Kürük