Kaniat Dersleri Şiiri - Ömer Tural

KÂİNAT DERSLERİ – ARILAR

Bahar gelince açılır güller,
Çiçekten çiçeğe uçar arılar,
Nektar toplayıp balını verirler,
Hak’tan nasip alan kalbe nur dolar.

Her damla balda hikmet gizlidir,
Her kanat çırpış zikre benzerdir,
Gayretle sabır bir yol izletir,
Hak yoluna düşen vuslata erer.

Arının sırrı perdedir perde,
Açılır gönül dönerse Hakk’a,
Teâlâ’nın kudreti her zerrede,
Bakan göz ibret bulur anında.

Kovana döner, tevhidde kalır,
Birlik yolunda nefsi boğar,
Kim aşk ile bal tadını arar,
O can irfana erer sonunda.

— Tural

KÂİNAT DERSLERİ
1. ARILAR

Bahar gelince açılır güller,
Çiçekten çiçeğe uçar arılar,
Nektar toplayıp balını verirler,
Hak’tan nasip alan kalbe nur dolar.

Her damla balda hikmet gizlidir,
Her kanat çırpış zikre benzerdir,
Gayretle sabır bir yol izletir,
Hak yoluna düşen vuslata erer.

Arının sırrı perdedir perde,
Açılır gönül dönerse Hakk’a,
Teâlâ’nın kudreti her zerrede,
Bakan göz ibret bulur anında.

— Tural

2. YAĞMUR

Buluttan süzülen rahmet damlası,
Susuz gönüllere can olur nesi,
Hak’tan bir armağan, ilahi sesi,
Yağmurla dirilir gönül, topraklar.

Her damla bir zikirdir düşerken yere,
Her zerre secdede eğilir sere,
Tevhid sırlarını taşır her çare,
Yağmurla parlar iman, aşklar.

Kimi rahmet der, kimi hikmet der,
Yağmurda sırra eren Hakk’ı görür,
Bir damla merhamet bin derde değer,
Kalbi arındırır, gönlü paklar.

— Tural

3. GÜVERCİN

Kanadın beyazı nurdan bir izdir,
Saf gönül ehline Hakk’ın müjdesi,
Barışla süzülen kutlu habercidir,
Güvercin sessizce zikreder bizi.

Yuvada sadakat, gözde merhamet,
Gönlüne düşene taşır selamet,
Sevgiyle yoğrulur bütün emanet,
Birlikten doğar gerçek kudret.

Tevekkül kanadı göğe açılır,
Teslimiyet ile yolun seçilir,
Kalbi temiz olan aşka saçılır,
Güvercin sırrında hakikat vardır.

— Tural

4. DAĞLAR

Başını göklere uzatır dağlar,
Sabırla bekler, sarsılmaz onlar,
Nice fırtınada yıkılmaz dağlar,
İnsana öğüt: Dik dur, yılmadan.

Üstünde ezanlar yankı bulurken,
Yolları arş eder yolcu yürürken,
Her taşında sırlar gizlenmiş iken,
Hak yolcusuna işaret sunar.

Tevekkül tacıdır sessiz duruşu,
Ezelden ebede vakur bakışı,
Kulluğun nişanı sabır oluşu,
Dağlar ders verir, ibret alana.

— Tural

5. GÜNEŞ

Doğar ufuklardan nura bürünür,
Karanlık gönüller ışıkla yanar,
Hak’tan gelen sevgi kalbi örünür,
Güneşle dirilir umutlar, canlar.

Bir damla ışığı âleme yeter,
Her sabah yeniden rahmeti getir,
Gizlenen sırları gönüller beter,
Aşkla bakan gözler hikmeti duyar.

Yakıcıdır ateş, ama merhamet,
Karanlık kalplere eder hizmet,
Tevhidin işaretidir bu ni’met,
Güneş, Hak nurundan bir parça gibidir.

— Tural

6. DENİZ

Ucu görünmeyen engin denizler,
Hak kudretinden bir işarettir,
Dalgası zikirdir, sesi ezgiler,
Her zerresi aşkı işaret eder.

Derinliklerinde sırlar gizlidir,
Hakikat arayan ona dalgındır,
Bir damla misali insan azdır,
Okyanus yanında ne küçüktür.

Taşar bazen coşar celâl ile,
Durulur bazen cemâl hâliyle,
Tevhid aynasıdır bu hâliyle,
Deniz ibret verir bakan göze.

— Tural

7. RÜZGÂR

Sessizce eserken sırlar taşır,
Hak’tan gelen nefes gönle ulaşır,
Bazen rahmet olur, yürek coşar,
Bazen de ikazdır, kul ibret alır.

Bir esintisinde umut yeşerir,
Bir fırtınasında perde düşerir,
İmanla bakan gönül görür, seçer,
Rüzgâr tecellidir, Hak’tan eser.

Ne eli vardır, ne de kanadı,
Ama taşır aşkın her işareti,
Göklere süzülen bu kudret yeli,
Zikri hatırlatır, gönül titrer.

— Tural

8. GECE

Karanlık inerken örtülür dünya,
Sessizlik çağırır gönlü Mevlâ’ya,
Teheccüd vaktiyle nur doğar aya,
Gece ibadetle dost olur kula.

Perdeler ardında sırlar saklanır,
Hakk’a yönelenler nura ulaşır,
Seccade gözyaşı ile ıslanır,
Gece, aşka açılan kapıdır.

— Tural

9. YILDIZLAR

Gökyüzü kandili parlar gecede,
Hak kudretinden birer işarete,
Her biri nur taşır âşık gönüle,
Yıldızlar zikrini fısıldar sessiz.

Yolunu kaybolan onlarla bulur,
Karanlık içinde ışığa varır,
Kalbine düşeni Hak’la duyar,
Yıldızlar ibretle ışık saçar.

— Tural