Yalnız bir şövale ağırlaştırıyor kendini…
Kangrenli üreticilik sanki karşımdaki…
Kendini, inancında tüketen…
Renkleri en yorgun yerinden kurgulayan ‘im’…
Sonuna yaklaşmanın bilinciyle ağırlaşan adım sesleri…
Boş koridorlarda çoğalan yankılar…
Oysa bir süre…’ki hala sürmekte’…her ayak sesini senin zannettim…
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta