Kül üstünde gülün mor sessizliği konuşur geceyle.
Ve divanına feryadı yetişmeyen aşklar vardır.
Gönül bu hikayede, ay çıkagelir,
Yürek vuruşları ölülerin sananlara rağmen.
Davası bu, terkedilmiş olsada ev konuşuyor şems vakti.
Ateşin konuştuğu yok, yandığına bakma.
aşkımız bir gün uçup giderse aramızdan sevgilim
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
Devamını Oku
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
Eğer beni bilmiyorsan, benden nasıl öğüt dinleyeceksin dedi hak.
Şems vaktinin pervanesi bıkkınlık verir uykuda olana.
Ruhu gül bahçesinden bir koku almış olana aşk olsun....
Ne güzel...Şemsvari yüreğinize, kaleminize sağlık...
Selamlar...
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta