Ah, maşrıkın ağlayıcı kadınları!
Dövmeli alınlarınızda kanayan bir ağıt bırakın,
Masal çizgisi kesik avuçlarıma...
Mecnun mülkünde ateşle sınandık; şimdi
Defterimizi yazan da boynumuzu vuran da birdir...
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
AĞLATICILAR İŞ BİLMİŞ AĞLATMAYI DA YÜREĞİ AĞLAYIP DA 'AH' DİYENLER NASIL DÖKMELİ Kİ GÖZYAŞLARINI?
YOKTUR Kİ MECNUNUN MÜLKÜ, YÜREĞİNDEN BAŞKA. O DA HARDADIR, SINANMIŞ VE BIRAKMIŞTIR BU GARİP DÜNYAYA YÜREĞİNİ..
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta