.
Serüven suya ad bulunmasıyla başladı;
o zamandan beri uçuldu
kimileri biz başaramadık
kimileri tutunamadık gökyüzüne deyip
çektiler kanatlarını yanlarına
düştüler işte toprağa
sonları kara toprakta
karınca yuvalarında
oradan gecen
kokularına gelen tilkilerin
kuşların yine karınlarında
kursaklarında
ne varsa dönüp dolaşıp aynı yere geliyor
biten seyahatler kendinde son buluyor
büyüklerin dediğine göre
zincirmiş bu
koptum mu onarılmayan
bir daha yeri doldurulmayan
başladı mı vazgeçilmezmiş bu sevdadan
acılı öykülere düşünce kalem
ne yazımlarda sürükleniyor
akla neredeydim
ne yaptım
neler yapmalıyım geliyor
çoğunlukla
hiç kimsenin yazmadığı
içinde yaşamadığı
öyküler yazmak geliyor
zincir kendini topluyor
bir yumakken
bir den o ateşleyen şey yüzünden
yılan kadar kıvrak
ve onun kadar ince düşüyor
sonsuzluğun ortasına
kendini tekrar görmüyor hiçbir canlı
bahar gibi çiçek açıp
sonbahar gibi yapraklar döküyor
zincirin kimi yerinde
hayata hassas
öykücü kuşlar bulunur daima
ve zincire zayıf yanını anımsatıp
çareler üret der sonunda
zincir onsuz
o zincirsiz yapamaz ha'la...
24 05 2005
.
Kayıt Tarihi : 20.1.2006 05:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
kutlarım
TÜM YORUMLAR (2)