Bir kış masalı değil bu sonbaharın ta kendisi
Dökülen yapraklar esişir vaktin seherinde
Sivrildik en kırıldığımız yerden apansızın
Gör ki yalanlar korkuların en sahici güvencesi
Zehr-i azam gönlümün kırılan öte yarısı
Gözlerimde yaşlar karışır toprağın en karası
Öksüz avare gezdim gençliğimin en güzel yılları
Pir yandım ki söndürüveren dağların tepesi
Yer ve gök doğan güneş batan hayallerim
Ne gördüm ne işittim bilemedim neyleyim
Tellerde sıralı kuşlar bile sarılıyor birbirine
Kör talihimin karası sabahları kendine esir bildin
Bir hayal bir umut kovaladım durdum dalımda
Söyleyemedim vaktinde yerli yerince
Kan kırmızı güller bülbüle muhtaç böyle biline
Sol yanımdaki sancı kalbin yedi kat dibinde
Kör düğümler karışır hayatımın son perdesine
Ne gayret bulur fırtına götürür gizlerini de
Ağaç dolu dallarım ilkbahara muhtaç biçare
Baharımın sonu geldi de bir gören olmadı
Kayıt Tarihi : 16.8.2024 23:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!