Kendime bile tek bir kelime duyuramadığım,
Korkunç bir sessizlik bu konuşamadığım.
Sen gönlüme yara açarken milim milim,
Ve gözümden yüreğime kanarken,
Ellere yar oluşundur damla damla yandığım.
Tedavisi olmayan, çaresiz bir yalnızlık;
Üzeri örtülü, apaydınlık bir karanlık...
Kaçınılmaz bir gerçek bu yüzleşilen,
Seni ben değil, hak etmeyen ellerdi oysa öpen,
Kanadı kırık bir kalp düşüverdi gözden.
Mürekkebi kandı kaderi yazdı tüyden.
Ayaz gecenin soğuk rüzgârısın yüzüme vuran.
Camii avlusunda mor erguvan, sensin beni piç bırakan.
Vefasızlığındır her seviştiğimle çoğalan.
Ve tir tir titreyen içimde, bamtelin kopan.
Aşk, aşka sadıksa kutsaldır,
Tutsaklığıyla sevişir,
Sevgisiyle güzelleşir!
Aşk, sevdiğin, saydığın kadar aşktır.
Aşkı saygı medenileştirir,
Medeniyeti sevgi ebedileştirir.
Anlamını yitirmiş, saygısını tüketmiş bir aşkta:
Saçma geliyorsa artık seviyorum duymak,
Umurunda değilse artık umursanmak
Ve ağlamak gülmüyorsa içinde,
Tulumbadan çek gözyaşlarını!
Üç defa vur yüzüne,
Yenisine günaydın de!
Aşk, aşka sırt çevirdiğinde soğuktur,
Vedasıyla ölümleşir,
Ve dahasıyla ölümsüzleşir!
Çünkü kaderi insanlar kederler,
Ayrılığa kederler itekler!
Her aşk; ölürken katilinin adını sayıklar.
Melekler ölene dua, katile beddua eder.
Sen, ez geçtiğinin ölümle nikâhını kıydın!
Oysa her vazgeçiş bir cinayettir!
Şahit kimdi bil bakalım,
Bu kaçıncı aşk ipe astığın!
Kendini tekrar eder mi zaman?
Yaşandı bitti çoktan o an.
Satılık bir elveda tadında,
Son bir öpücük aldım dudağından.
SAMET KALABAK
Samet KalabakKayıt Tarihi : 26.9.2013 23:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!