*&* KaNaDaLı KaDıN *&*

Koskoca İstanbul'da,
Kocaman Marmara...
Sanki çok aramış gibi,
Bulmuş bir garibanı!

Garibanım yetmişinde biri,
Boğulmuş başındalar...
Bir İstanbul sanki orada,
Genci yaşlısı hepsi de var!

Çoğu seyirci cinsinden,
Bakıp ah vah ede dursunlar...
Bir Kanadalı turist kadın,
İyi ki içlerinde var!

Kadıncağız hemen yaklaştı,
Başladı suni teneffüse...
Uğraştı uğraştı durdu,
Bizimkiler de cankurtaran peşinde!

Sonrası Kanadalı kadıncağız,
' Ah bir can...bir can...' diyordu,
Kendi dilince insanoğlu insandı,
Seviniyordu kurtuldu sandı!

Cankurtaran zar zor geldi...
Bizimkiler hayran kaldı kadına!
Sonradan öldüğünü duyduk,
Gariban hastanede geçti gitti!

Bir gün sonrası yine haberlerde,
Yorum yapılıyordu ki ne yorum? !
Kanadalı turistin yaptığı müdahele,
Doğru muydu yanlış mıydı diye! ...

Allah' tan şanslıymış Kanadalı,
Uzmanımız onaylamıştı...
Turistin yaptığı yerli yerinde,
Diyebilmek uzmana kalmıştı!

Yeter be kardeşim, yeter artık!
Koskoca İstanbul'da bir boğulanı...
Turist kurtarmaya mecbur kalıyorsa,
Bunda utanacak çok sey var!
Şayet anlayan anlıyorsa...
Biz de her şey uzmana kalmış,
Üç tarafı denizle çevrili ülkemde..
Kaç kişi yüzmeyi bilir? !
Kaç kişi ilk yardımı bilir...

Allah yardım etti de,
Kanadalı kadın yanlış yaptı diye...
Bir de, mahkemelerde süründürüp,
Mahkumiyet etmedik hediye!
Allah uzmandan razı olsun,
Tersini söylemedi diye! ...
Allah uzmandan razı olsun,
Yanlış doğruyu ayırdı diye...