Gülüşünden, dağların yamaçlarında büyüyen beyaz duvaklı
Papatyalar toplanır
Kızıllın soluğu olan gün batımına
Dönüşen
O yaz yanığı yanakların
Derinden öpülmeli
Güneşini ayın, yıldızların
Şah damarı sayılan
Bakışların
Şu yırtık-pırtık dünyada
Her çocuğun
Gönlünde yatan
Masmavi uçsuz bucaksız
Aydınlık günlerin
Kasırgası olan
Hayatın orta yerinden çağlayan
Umuduna umut ekleyen emekçilerin destanlaşan yaşam kavgasıdır
Teninle bütünleşen huzurun yeşilini, içilen çayın buğusunu
Evvelli ve ahiri yazan
Kalemlerin tükenmeyen
Kudretinden
Dökülen şiirlerin
Üryan bedeni
İliklerine kadar yorulan
Elleri nasırlı
Tenleri toprak kokanların
Gönül sevdasıdır
O toz-pembe düşenlerin
Garip dertlerden yükselen sevdalıların dilidir, o öpülesi yüreğin
Sitem dolu sözlerin bahar düşlerde katar, katar yürek kanatır
Gözbebeklerin Munzur’un yüce doruklarına
Gökkuşağıdır
Karanlığı yırtan
Güneş
Varlığın
Ruhun
Bin bir işkenceden özgürlüğe giden
Yılanlardan, çıyanlardan, zalimlerden ürkmeyen
Tüm “Dünya Halkların Kardeşliğine” gönül verenlerin devrimdir
Yüreğin, beton duvarlar arasında açan kan kırmızı bir gelincik
Kabuğunu içten içe çatlayan
Kuru toprağın
Bağrını yırtan tohum
Kelebek
Arı
Uçuç böceğin
Mekân tuttuğu
İnce bir dalın bedeninden
Açan
Gül gibi dünya kadar büyük
Mecnun gözlerine meftundur, güneşi bağrında taşıyan tüm yaşam
Mehmet Çobanoğlu
11.04.2020
İstanbul
Kayıt Tarihi : 11.4.2020 20:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!