Yüzümde anlamını bilmediğim tebessümler oluşuyor bazen. Oysa hiçbir zaman saatim de, aynı dört rakamı yanyana görmedim ben. Çıkarıp yüzümü assam duvara göz göze geliriz belki de ben gülerim. An olursun, anlam olursun, anı olursun yüzüme. Biraz daha üretirsem Türk Dil Kurumuna örnek olursun, edebiyat olursun, hayat bilgisi olursun...
Matematik olma; sende kalırım bunu istemezsin...
Sen bana bakma, bunların hepsi zamanın orospuluğu. Zamanında sende benim için bir zamandın. Şimdi kurulan bütün -miş li cümlelerde misli misli seni özlüyorum ve özlemek anlatılmaz yaşanır denecek kadar aptal bir duygu...
Seni unutmak için hiçbir şey yapmıyorum çünkü yapmak istemiyorum. Çünkü her şey o kadar adi ki, çünkü sen her şeyin içinde o kadar varsın ki ne yaparsam yapayım yeniliyorum. Bu yüzden kazanmak iyi bir şey gibi gelmiyor gözüme, en baştan kaybetmeyi seçiyorum...
Çok istedim inceldiğin yerden kopartmayı seni. Rüzgara direnen uçurtmanın ipi gibi bekledim gerginleşmeni. Gerginleşiyordun, ve öyle olduğun zamanlar ellerin, ellerimi kesiyordu. Kendi kanımda el falıma bakıyordum ama ellerini bırakmıyordum. Bırakamıyordum çünkü benimdin. Bırakırsam şayet, ya gökyüzünün olacaktın yada düşüp kırılacaktın, bırakmadım, ben kırıldım, ip benim ellerimi kesti, sen beni unuttun ama ağlamadım ama intihar aklımın ucundan geçmedi...Oysa fal da kan, kırmızıydı. Hani, kırmızı aşktı?
Bilemedim;
Sen çatlamış dudakları güzel gösteren nemlendirici bir yalanmışsın...
Söyle;
Beni öptüğüne değdi mi?
Harun Tolga Peker
Harun Tolga PekerKayıt Tarihi : 10.3.2012 08:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Delilik Öyküleri Bir
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!