El salla geçtiğin yollara
ne bir hatır kazanma,ne bir gönül kırma
Herhangi birisin oralarda
Her durakta bir demli çay
Biraz gevrek simitlerden kuşların payını bırakmayı unutma
Ve dumanını yavaş bırak
Soldurma yol kenarının okşanmamış çiçeklerini
Damperlerini doldur mevsim meyveleriyle
Gövden heyebetli
Tekerlerin ezik mi kalacak?
Gövdende dünya yükü
Uzun yollar direncini mi alacak?
Hayaller kurar düşler görür müsün yollara dair;
Uzun yol türkülerini dinlerken sızlamaz mı içinin teli?
Ne ölümler, ne kazalar, ne kural ihlali gördün
Söylemez mi gönlünün dili?
Ah kamyon vah kamyon yazık sana !
Gördüklerini yazacak ellerin yok
Karanlık yollarda geçer ömrün
Yorulmaz mı gözünün feri?
Gördüklerini unutma sakın dünyanın en güzel manzarasıdır onlar
Yazık yollara asılı kaldılar
Duyduklarını unut;
Az sonra çıkacaklar göğün bilmen kaçıncı katına
Hiç yola çıkma diyenlere aldırma
Onlar cesaretlerinin hapsinde yaşarlar ömrü
Sür kendini yollara
Korkma sönen evlerin ışıksızlığından
Uyku kokulu gecelerlerdeki kaderlerden
Sabaha az kaldı;
Herhangi biri diye el salladı çocuklar sana
Sür kendini yollara şimdi durmaya vakit yok
Ve unutma kamyon; yanlız çocukların hatrını
Yolların ritmiyle şiir yazma zamanı şimdi......
02/10/2009 Erzincan-Erzurum Yolu
Kayıt Tarihi : 26.9.2011 15:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!