Memurlar, Devlet'e, başvuru yaptı;
Bizler, bu yandayız, şaşırma! dedi.
Kararlı tutumu çevreden kaptı;
Bizi, himayenden, kaçırma! dedi.
Sendika kurmuşuk pazarlık için;
Soframıza katık, kaşarlık için;
Senden isteğimiz nazarlık için;
Gönlümüzü şen tut; yıldırma! dedi.
Devlet, masa koydu, fikir bulmaya;
Karşılıklı gelip teklif sunmaya
Baktı, zamanı var kasa dolmaya;
Otur! Bedenini, kaldırma! dedi.
Memur, olmaz! dedi, rapor tutarak.
Arzumuzda hak var! deyip bakarak.
Biraz kendisini ağır satarak;
Sabırlar birikti, taşırma! dedi.
Devlet, güldü: Çevre, şu an havadar!
İ-me-fe'den bize çevrili radar!
Size vereceğim enflasyon kadar!
Beni, derinlere, daldırma! dedi.
Memur buna kızdı, kalktı masadan:
Kimse anlamıyor dertten-tasadan!
Direnme hakkımız varsa yasadan;
Meydandan öteye yazdırma! dedi.
Devlet, dedi: Orda, var mı çareler?
Maşallah, kuvvetli sizde çeneler!
Ellerden, dillerden çıksın nameler;
Davulla zurnayı, çaldırma! dedi.
Memurlar toplandı; birisi öncü!
Tencere tavayla, sinisi, öncü
Çokça laf edenin dirisi öncü!
Nasip gelmese de, aldırma! dedi.
(3 Eylül 2006)
İbrahim Faik BayavKayıt Tarihi : 3.9.2006 21:35:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!