Dün gece yavrumu rüyamda gördüm
Yün çorap istedi o sabah ördüm
Zarfa Şırnak yazıp postaya verdim
Askerin anası erinmezimiş
Yanası yanası ciğer yanası
Akşam oldu benim yarim gelmiyo
Akan gözyaşımı kimse silmiyo
Garibin halinden eller bilmiyo
Sılana dön goncagülüm sılana
Garibin halini kimse sormuyo
Sökemedim şu kevenin kökünü
Allı gelin nerde biçen ekini
Allı gelin senin kocan kötü mü
At başından allı gelin belayı
Senin için terkettim ben sılayı
Bağlarına vardım elma yoğudu
Bu yıl dünürcün de gayet çoğudu
İyi oldu sevdiğim senin vardığın
O zalim köyünde güzel yoğudu
Bahar gelmeyince güller açar mı
Türlü türlü renge boyandı vatan
Çiçekler sararıp solmadan yetiş
Ecel yastığına da baş koyup yatan
Gözlerim yollarda kalmadan yetiş
Postacıdan mektubumu alınca
Yavru şahin enginlerde kışlamaz
Galip geldi de düşman peşim boşlamaz
Gönül kalesine gülle işlemez
Vurur yıkar bir muhannet taşınan
Şahinidim sarp kayaya tünedim
(Aman) Yiğidin bindiği arap atıdır
Şahinin yediği durna etidir
Yoksa Sultan nişanlın mı kötüdür
Bir derdin var bilemedim sevdiğim
Ayrıldım Sultanım gidiyom senden
Yüce dağ başında goncalar köksüz
Babadan yetimim de anadan öksüz
Bir mektup yazdıydım da sizlere mahsus
Okuyan bulunmaz da dert olur bana
Yağmur yağmayınca da güller nidecek
Ağ gelin de indi'mola yayladan
Kaşın değil de gözün beni söyleden
Bu güzellik de sana kadir mevladan
Alırım ahdimi koymam Ağ gelin
Ağ gelin de oturmuş taşın üstüne
Yürü allı gelin yürü imdat sendedir
Ne söyleseler kabahat bendedir
Evleniyom diye küstün mü bana
Yüzbin gelin alsam gönlüm sendedir
Keklik çıkmış kayaların başına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!