kapandığında gökyüzü
büyülü masallara adanır kalem
adı konulmamış şiirler
yalnızlığın duvaksız yüzü
sahipsizlik acununda kişner içimizin atı
ıssızlığı karşılayan ağır işçilik dörtnala
ateşle köz karışımı bulutu savuran
kızıl
yahut kara
iner şimşeğimiz bir gün
yırtarak duvarlarını göğün
açılır gökküre kendiliğinden
ak bir tümcedir tutkulu ve esrik
başbuğ otağında yitirilmiş renkleri arayan
şaman gibi
borç öder kurumuş nehir yataklarına
ve aşktan sonra gelir her şey
zamanı kilitleyen kamaşma
nasıl da yağmur bırakır kabaran deltamıza
(“ZERENZE – Likurga Susları' - Hayal Yay. Haziran 2009, S:75)
Naime ErlaçinKayıt Tarihi : 8.12.2009 13:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Naime Erlaçin](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/12/08/kamasma.jpg)
bence de...
Kutlarım
Allah'ın yeminini anımsadım. Toyankalarını yere hızla çarpıp ateşler çıkaran; nefes nefese koşan atlara ettiği yemin..
Devam ediyor Alah: Sonra tozu dumana kattıklarıyla topluluğun arasına çıktılar..diye..
Şiir dürtüyor aniden:
'iner şimşeğimiz bir gün
yırtarak duvarlarını göğün'
O atlardan birine benzetiyorum:
kamaşıyor gözlerim;
sonra göğüslerde (kalplerde ) olanlar toplanıp açığa çıkarıldığı zaman diye devam ediyor Allah..
'Aşktan sonra gelir her şey..'
Sonrasız bir şey geliyor aklıma.. İzin günü Rab herşeyden haberdardım ben diyor..( demiş mi, diyecek mi, el-an mı bilmiyorum) an sonrasız olandır işte..
Allah'ın an'ı..
TÜM YORUMLAR (3)