Seni tanımadan önce meditasyondu,
Zihnimdeki bahçıvan..
Yabani otları söküp, çekidüzen vermiştim kendime.
Seninle tanıştıktan sonra, istemsizce,
Küçük bir çiçek belirmeye başladı.
Yel gibi aklıma esmedin öylece;
Sanki yağmur çişelendi sen gelince,
Zamanla içim sırılsıklam oldu.
Artık bahçıvan kalbimde çalışıyordu.
O çiçeği senin için koparmak isterken,
Ayaklarımı bile hissedemez oldum.
Kanatlanıp, uçtuğumu sandım.
Halbuki kayıp, düştüm uçuruma..
Ya da bahçıvandı düşen,
Neticede kaldım bir başıma...
Çardak altında biz tanıştık, ama nasıl?
Gökyüzü yanaklarında ışıldarken,
Sarımtırak göle saçların karıştı ışıl ışıl.
Ağaçlar, martılar adeta birer seyirci,
Hepiniz yan yanaydınız, dilim tutuldu.
Ben temiz havayı göğsüme çekerken,
Bu güzel kokuya sen de sebep oldun.
Ya biz doğaya adapte olduk, ya da birbirimize.
İlk kez seninle duyumsadım içsel müziği.
Ancak sana söyleyebildiklerim güfte,
Zira kalbindeydi ezgisi,
İkisi birbirini tamamlayacaktı işte.
O yüzden yarım kaldı şu şarkımız;
Dünyaya hakim olan kuşların,
Yuvalarının yerini unutmaması gibi,
Benim alın yazımsın.
Doğada kral olan aslanın,
Hayvanat bahçesinde zayıf düşmesi gibi,
Sen benim habitatımsın.
Ömrünü bir çiçeğe bağlayan kelebek gibi,
Sen yaşama sebebimsin.
İnsanların bir avuç çamur atmasıyla,
Ruhumun kirlendiği şu hayatta,
Ortaya çıkan Nilüfer gibi,
Sen bir mucizesin...
Artık aradan yıllar geçti...
Ama ciğerimdeki ateş sönmeyecek.
Onu, ellerin üşümesin diye yakmıştım,
Belki de daha büyük bir ateş bekliyordun.
Bu yüzden başına beklenmedik iş çıkaracaksın.
Madem gittin orada kal,
Ruhun başkasının ateşiyle imtihan etsin.
Sevgim bir kibrittir ve incecik görünür;
İhtiyacın olduğu kadar yanardı,
Kenara atılırsa da nefret yayardı.
Oysa kendin ihtiyaç duyana kadar,
Sevgimi bir kutuya kapattın.
Ve kalbini buz küpünden kurtaramadın.
Gidene güle güle denir de,
Bence en güzel benimle güldün.
Beni öyle bir sevdin ki,
Bir an yol yorgunluğumu, susuzluğumu,
Hatta bedenimi bile unutmuştum.
Anladım ki kalpler birbirini çekince,
Yerçekimi gücü azalırmış...
Git ve anlık aşkların tadını çıkar,
Beni de anılarından çıkar!
Sana bir tek şiir yazdığımı sanma lütfen,
Onlar pamuk kalplerin iletişimiydi..
Meğer sert kalbine karşı alttan alındım.
Yakından birbirimize karşı ahenkli olurken,
Uzaktan ise bu durum tam tersiymiş.
Oysa mesafe aramızda değil, bedenlerdeydi.
Sana uzaktan bile sarılırken, üşümek ne iş?
Kayıt Tarihi : 28.3.2019 23:50:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Berke Selman](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/03/28/kalptasyon.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!