Gurbet elden çıkıp vardım Tekke'ye
Yürüdüğüm yolun tozu kalmamış
Baktım şöyle Çirişliğin tepeye
Yeşilinde yayılan kuzu kalmamış
Açılmış yoncalar otlar diz boyu
Dumanlı dagların değişmez huyu
Köhneler de çıkan buz gibi suyu
Eğilip içtiğim gözü kalmamış
Sıcağın altında bağlanan bağlar
Haniya öküzler nerde kağnılar
Tütmüyor bacalar sönmüş ocaklar
Odunu yakacak közü kalmamış
Düvenler edilmez boştur harmanlar
Paraylan alınır şimdi samanlar
Kaynamaz bulgurlar yoktur zahralar
Tarla da toplanan güzü kalmamış
Her şeyin hazırı alınır oldu
Tahtalı gençlere darılır oldu
Özlemler dertlere karılır oldu
Hasrete koyacak buzu kalmamış
Mevsimler karıştı karlar yağmıyor
Zemheri ayında çicek açıyor
Yaşı gelen bekar durmaz kaçıyor
Gönlünü verecek kızı kalmamış
Kalucunan tırpan,tille ve urgan
Müzelik oluyor dirgan ve saban
Lastik topuguylan araba yapan
Çocugun gidecek hızı kalmamış
Yıkılmış yaylanın taştan evleri
Efkardan gelmiyor türkü sesleri
Mızrabı vurmuyor kopmuş telleri
Aşıgın çalacak sazı kalmamış
Eskiden giderdik yaylaya aşkla
O günlerin tadı gitmiyor başka
Akşama yanınca koksa da çıra
Tısına koyacak gazı kalmamış
Dereleri kesip göl yapıp çimen
Ekmeğin içine şekeri döken
Aha şimdi burda boynunu büken
Aydının diyecek sözü kalmamış...
İlhan Aydın
Kayıt Tarihi : 24.2.2018 08:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!