Neden bu kadar ehlileşmiş,herşeye bu kadar kanaat getiriyor hale gelmişsin? Neden bu kadar çok kabul ediş ve tevekkül var yüreğinde?
Neden bu kadar az duygularının kaderini tayin etme isteği var iradende?
Peki, bu ilişkinin mutlak belirleyeni olması gereken biri olarak, hergün öz saygısını yavaş yavaş kaybeden, alışkanlıklarının tutsağı olan ve hep aynı seyirde ilerleyen, üretmeyen vizyon oluşturmayan bir beden nasıl varoluşunu gerçekleştirebilir…
Nasıl yaşamın kaliteli değeri olabilir ve nasıl yaşam bağını destekleyebilir, yaşam bağına güç katabilir?
Şimdi kalk ayağa, kalk ve silkelen! Kapatma gözlerini; gönül gözlerini, irade gözlerini düşün gözlerini…
Çünkü; and olsun ki, hiç bir şeyin basıncı beni sarsmaz, bana kapanan gözlerin kadar…
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta