Sarı lambalı sokakların,
Tenha, donuk gecelerindeyim.
Gecede titreyen ellerimin,
Usulcana giden adımlarımın,
Ve fırtınalı kar tanelerinin,
Esintisindeyim. Issız gecede.
Sırtımda paltomun endamı,
Adımlarımda gıcırdayan karın,
Esiriyim. Sensiz gecede.
Her kararlı adımım la,
Beyazlara bürünmüş gece,
Gittikçe ağırlaşıyor üstüme.
Ve sanki sabah aydınlığı,
Beynimdeki şimşeklere rağmen,
Kararıyor üstüme.
Ve sen, sensiz beni,
Donuk gecelerin koynuna,
Bıraktığın densizliğinle,
Uyuyorsun bensiz.
İşte bu anlamsız duruşun,
Bu beni yok oluşa sürükleyişin,
Usta bir şairmişim gibi,
Dizeler döktürüyor bana.
Bir evliya imişim gibi,
Yollar aşırıyor bana.
Aşırdıkça bu virane yolları,
Geçiveriyorum sokağından.
Ne kadar zorlasamda,
Duyuyorum uykundaki sessizliği.
Ne kadar zorlasamda,
Kayıyor bir yıldız gibi,
Gözlerim pencerene.
Çözülüveriyor gözlerimdeki donukluk.
Dönüşüveriyor bir boncuğa.
İşte o an anlamsızlaşıyorum,
Ve kararsızlaşıyorum.
Gururu bir kenara bırakıp,
Gelip yatak ucuna oturmak mı?
Düşünceleri körükleyip,
Sokakları tek tek devirmek mi?
Yoksa kar taneleri gibi,
Karanlık beyaz gecede,
Lambaların sarı ışığından süzülüp,
Kaldırımlarda BİTMEK Mİ?
Kayıt Tarihi : 9.7.2013 00:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!