İçimde serseri çocuğun titrek nefesi,
Bir şarkı tutturmuş dilini bilemediğim.
Arkamdan takip ediyor birinin gölgesi,
Yüzünü aklımdan bir türlü silemediğim.
Yürü yürü bu yolun gideceği yer boşluk,
Bu karanlık sokakta menzile varan olmaz.
Ağlayadurur içimdeki serseri çocuk,
Ölür, kalırım da naaşımı saran olmaz.
Sönüyor sokak lambaları ardı ardına,
Sanki dipsizliğin en dibine düşüyorum.
Yüzümü ters dönüp beni izleyen kadına:
Siz sarın beni kaldırımlar, çok üşüyorum.
Bürün kara gece, kara kefenine bürün,
Seni kaldırımlar gibi kimsesiz sansınlar.
Bürün de çilekeş yalnızlara yoldaş görün,
Hiç olmazsa bir sabaha mutlu uyansınlar.
Sıralanmış birbiri ardına dar mezarlar,
Ve birinin taşında ismimi okuyorum.
Üzerime yıkılmadan küflenmiş duvarlar,
Son çare, akrep gibi kendimi sokuyorum.
Peşine düştüğüm şey kaybolursa uzakta,
Kolumu yastık yapıp, kaldırımları döşek.
Bana öz evladı gibi bakan bu sokakta,
Uyumak, uyumak istiyorum, sonsuza dek.
(04.07.12 / Akdağmadeni)
Fatih ErbaşKayıt Tarihi : 5.7.2012 16:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Selam, sevgi ve dua ile.
Emeğine,yüreğine salık.
Beğeniyle okudum.
Güzeldi.
Başarınızın devamını diliyorum.
saygımla...
TÜM YORUMLAR (5)