Duydum yine aynı sesi.
Bu gelen ya artçı bulutlar,
Ya da uslu durmadı diye,
Birileri yine yüksekten uçuverdi Nihavend Makamı'nda.
Bir tamirhanede, ya da bir tımarhanenin en alt katındayım.
Ne fark eder, altı üstü bir odada geçen zamandaydım.
Boş verelim bunları, her şey dengini bulana kadar.
Karanlık, yol verene, aydınlık da bize kaldı.
Kaldırımlarda koşan,
Mücadeleye çıplak ayakla devam ederdi önceden.
Şimdi ayağına kıymık batsa,
Suçu doktordan bilir,
Evrimli zihin şöleninde.
Birbirinden ayrı iki olguya dönüşmeden,
Söz etmeliydi oysa insan yaşamaktan.
Yargı dağıtmak kârına değil.
Sonra nasıl olsa nasiplenir diye biri bundan,
Hep bana, hep bana dediler; gelen,geçenler.
En önemli sebebimiz mutlu görünme yarışı.
Takriben, gülerken en çok ağzını açan ipi göğüsler.
Ben de kenardan izlerim madalya törenini.
Çakı gibi soğuk, ayazda duramam.
Kalkarım sonra.
Çoğu zaman aramızda perde olmaz karşımda duranla.
Ama hep bir yarış kurma haline, maruz kalırım.
Kim daha mutlu yarışı, salgın gibi yaygın.
Kazanana bir hafta tatil.
Müesseseden, çok ucuz ve artık hislere gerek yok.
Mutsuz göründüm ben bitmeyen yarışta.
Suçum doğal olmak, cezam büyük.
Af buyur devlet baba, sen bağışlarsın.
Göremedim.
Kafa kağıdı her elinde olanın,
Diğerine duyduğu müthiş saygıyı.
Nedenini konuşmadan istisnaların,
O nedenleri bir araya getiren,
Görmüş müydün durmadan?
Ancak böyle batar, sessizce bu liman.
Kapıya dayanır sonunda mutlaka, can pazarı.
Üstelik sorunu bulan,
Çözüme ceza bulanla aynı.
Hayırlı tartışmalar.
Seven, sevdiğini, sevdiğine anlatsın.
Sonra çıkarız desem hemen durumdan,
Kaç kişi buna inanır ?
Sakalım yok, şiirler uzun, vakit kısa.
Ve yalan dünyada giderek inanmak zor.
Mizansen de herkesin harcı değilmiş.
Onu öğrenmiş olduk en azından,
Kaldırımda adımlarken.
Kayıt Tarihi : 2.7.2022 22:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!