Kaldı Mı Eski Tadı O Güzel İstanbul'un

Koylarında martılar uçarken İstanbul’un
Tanburumda çağlardı neşesi hümayunun
Ben Beykoz aşığıydım, sevgilim Kuzguncuğun
Kaldı mı eski tadı o güzel İstanbul’un?

Nerede o şarkılar, nerede seyr-i bahar
Nerede o sımsıcak Arnavut kaldırımlar
Kayboldu birer birer en tatlı hatıralar
Kaldı mı eski tadı o güzel İstanbul’un?

Çalardı düdüğünü, kalkardı kara tren
Doyumsuz bir pınardı radyoda Zeki Müren
Bir daha hiç çıkmazdı, bir defa kalbe giren
Kaldı mı eski tadı o güzel İstanbul’un?

Boğaz’da yol alırken rengarenk o sandallar
Gülerdi yüzümüze eflatun erguvanlar
Her kuytu, her köşede mutluyduk bir zamanlar
Kaldı mı eski tadı o güzel İstanbul’un?

Adalar bir başkaydı, Üsküdar başka güzel
Kalpteki tek aşkaydı, dildeki şarkı, gazel
Bir zaman diyorduk ki; ‘’var mı ki böyle güzel?’’
Kaldı mı eski tadı o güzel İstanbul’un?